28 Ekim 2010 Perşembe günü Muğla’nın Fethiye İlçesi’nde yolda yürürken birden yere yığılan ve kaldırıldığı hastanede yüksek tansiyona bağlı olarak beyin kanaması geçirdiği teşhisi konulan işçi emeklisi 55 yaşındaki Necati Has, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılmadı ve Necati Has’ın beyin ölümü gerçekleşti.
Bunun üzerine hastane yönetimi Necati Has’ın Elbistan’daki yakınlarıyla irtibata geçerek organları bağışlamayı düşünüp düşünmediklerini sordu. Ailenin olumlu cevap vermesi üzerine İzmir’den Fethiye’ye 4 kişilik bir ekip Necati Has’ın organlarını almak için yola çıktı fakat geldiklerinde Has’ın kalbinin 20 dakika önce durduğunu öğrendiler.
Ekibin İzmir’deki görüşlerini aldıkları profesörlerin kalbi duran bir hastadan alınacak organların nakledilecek kişilerde uyum sorunu yaşayacağı ve bu nedenle de organların kullanılamayacağı görüşünü bildirmesi üzerine ekip eli boş döndü.
Böbreklerinin 9 Eylül Üniversitesi Hastanesi’ndeki 2 hastaya, kalp kapakçıkları Ege Üniversitesi Hastanesi’ndeki hastaya, karaciğerinin ise Malatya’daki bir hastaya yeniden hayat vereceği Necati Has’ın yakınları organ bağışının gerçekleşmeyeceğini duyunca üzüntüleri bir kat daha arttı.
Necati Has’ın organlarının başka vücutlarda hayat bulmasını çok isteyen yakınları, Fethiye Devlet Hastanesi’nden aldıkları Necati Has’ın cenazesiyle birlikte memleketleri Kahramanmaraş’ın Elbistan İlçesi’ne döndüler.
4 kişiye hayat olması beklenirken kalbinin durması, ekibinde 20 dakika geç kalması nedeniyle organları alınamayan 5 çocuk babası Necati Has’ın cenazesi pazar günü Öğle Namazı’na müteakip kılınan Cenaze Namazı’nın ardından gözyaşları arasında Hocazade Mezarlığı’na defnedildi.
“Akrabalarla Görüşüp Organ Bağışına Onay Verdik”
Organları alınamadan defnedilen Necati Has’ın yeğeni Mustafa Has, amcasının ölümünden sonra yaşanan süreci şu sözlerle anlattı; “Yolda yürürken birden yere düşünce 112 Acil Servis’e haber vermişler ve amcamı Fethiye Devlet Hastanesi’ne kaldırmışlar. Burada yapılan ilk tetkiklerinde tansiyonun 24 olduğu, yüksek tansiyona bağlı beyin kanaması geçirdiği bulgularına erişilmiş. Amcam, Fethiye Devlet Hastanesi Yoğun Bakım Ünitesi’nde tedavi altına alındı. Burada yapılan tetkikler ve tedaviler neticesinde yaklaşık 6-7 saat sonra beyin ölümün gerçekleştiği 4 adet konusunda uzman doktor tarafından bize bildirildi. Bu bildirim esnasında bize organ bağışı yapıp yapmayacağımızı, hiçbir baskı altında kalmadan isteyip istemediğimizi sordular. Biz de konuyu diğer akrabalarla değerlendirdik ve oğlu 30 Ekim 2010 Cumartesi günü saat 15.30 sıralarında organ bağışına uygun görüşüne imza koyarak bildirdi. Bunun üzerine devlet hastanesindeki koordinatör doktor tarafından bu işlemin çok hızlı bir şekilde gerçekleşmesi gerektiğinden İzmir’deki birime haber verildi. İzmir’deki birimin hazırlık süresi ve yola çıkmaları yaklaşık saat 18.00 sıralarında gerçekleşti. Ekibin hastaneye gelmeden saat 01.00 sıralarında hastanın kalbi durduğu bize bildirildi. 1 saat süreyle kalp masajı yapılarak vücutta kanın pompalanmasının sağlandığı söylendi. Fakat gelen birim 45 dakikayı aşan kalp masajından sonra alınacak organlarda uyum sorunu yaşanabileceğini ve bunun çok riskli olacağını gerekçe göstererek organ nakline uygun görüş bildirmemeleri nedeniyle organ bağışı gerçekleşmedi.”
“Amcamın Organlarının Başka Bedenlerde Yaşam Bulmasını İsterdik”
Amcası Necati Has’ın vefatı dolayısıyla çok üzgün olduklarını belirten Mustafa Has, organların bağışlanamamasından dolayı da üzüntülerinin bir kat daha arttığını dile getirdi. Yeğen Has; “Bize bildirilen plana göre amcamın böbrekleri 9 Eylül Üniversitesi Hastanesi’nde, kalp kapakçıkları Ege Üniversitesi Hastanesi’nde, karaciğeri ise Malatya’daki bir hastaya nakledileceği bilgisine ulaştık. Biz bu durumda amcamın organlarının başka bedenlerde yaşam bularak dini çerçevelerinde amel defterinin açık kalacağını veya başka insanların kurtuluşuna olanak tanıyacağını düşünerek organ bağışına uygun görüş bildirdik. Organ bağışı kararını vermek çok kolay olmadı çünkü makinede de bağlı olsa bir insanın fişini çekerek ölümü konusunda ona müsaade ediyorsunuz. Ancak karar alırken mezarda bekleyecek vücuttan alınacak parçaların başka insanların hayatlarını düzgün bir şekilde yürüteceğini düşününce bu bize çok doğru bir karar olarak geldi. Ancak organ bağışı dediğim gerekçelerden ötürü gerçekleşmedi. Bunun için de en az cenazemiz kadar bir o kadar da buna üzüldük. Ancak kısmet, takdiri ilahi. Bundan öteye de diyecek bir şey yok” dedi.
Mustafa Has’tan Organ Bağışı Çağrısı
Amcasını kaybetmesinin üzüntüsünü yaşayan Mustafa Has son olarak organ bağışı çağrısında bulunup şunları söyledi; “Bizi dinleyen vatandaşlarımız inşallah böyle bir durumda karşılaşmazlar ancak bu tip durumları çok sık olarak televizyonlardan duyuyor ve gazetelerden okuyoruz. Böyle bir durumda bir organ bekleyen insanın kendi akrabası, amcası, teyzesi, babası, kardeşi olduğunu düşünerek hareket etmeleri bence iyi olacaktır.”