Dün akşam Şehit Er Mehmet İnan Parkı’nda gerçekleştirilen programa katılmadan önce Elbistan’da bir dizi ziyaret ve incelemelerde bulunan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Hüseyin Çelik, Sword Otel’de bir süre dinlendikten sonra Cuma Namazı’nı kılmak için Ulu Camii’ne geçti.
“Adı Durmuş Ama Hiç Durmamış”
Camiden çıktıktan sonra vatandaşlarla toklaşan Çelik, daha sonra yaya olarak Elbistan Belediyesi’ne geçti. Belediye ziyaretinde makam odasının hemen girişinde bulunan daha önce Elbistan Belediye başkanlığı yapmış kişilerin fotoğraflarını inceleyen Hüseyin Çelik, daha sonra makama geçti.
Elbistan Belediye Başkanı Avukat Durmuş Küçük’e övgüler yağdıran Çelik; “Elbistan’a yaptığı güzel hizmetlerden dolayı kendisini tebrik ediyorum, şehirde ciddi bir imar faaliyetinin olduğu anlaşılıyor. Bilirsiniz eskiden isminin özeliklerini taşıyanlara ‘ismi gibi’ derlerdi. Şimdi adı mutlu olan herkes maalesef mutlu değil. Şimdi bizim başkanın ismiyle soy ismi özellikleriyle uymuyor. Adı Durmuş ama hiç durmamış çalışmış. Soyadı Küçük ama hep büyük işler yapmış” dedi.
“Elbistan’a Önem Veriyoruz”
Elbistan’ın tarihi bir şehir olduğunu ifade eden Çelik; “Aslında bin yıl öncesinden bu topraklarda bizim damlamızı taşıyan bir şehir. Bu açıdan doğrusunu isterseniz Elbistan’a özel bir önem atfediyoruz. Daha önce hatırlayacaksınız Türkiye Buluşmaları çerçevesinde Adalet Bakanımız Sayın Sadullah Ergin Bey’i gönderdik buraya. Elbistan halkı ile görüştü, kaynaştı, kucaklaştı. Yine sizin gelininiz olan Devlet Bakanımız Selma Aliye Kavaf hanımefendi bir vesileyle buraya geldi. Bugün de işte bayrama az bir süre kalmışken referandum meselesini halkımızla paylaşmak ve buradaki dostlarımızı ziyaret etmek için bugün Elbistan’dayım” dedi.
“Avni Doğan, Mecliste Elbistan’ın Gür Çıkan Sesi”
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in güzel ve övgü dolu sözlerinden Kahramanmaraş Milletvekili Avni Doğan da nasibini aldı.
Çelik; “Milletvekilimiz Sayın Avni Doğan Kahramanmaraş Milletvekili ama biz ona ‘Elbistan Milletvekili’ diye takılıyoruz ona. Şüphesiz ki bütün milletvekilleri kendi illerini temsil ederler ama yıllardan beridir Elbistan’dan çıkan ve sizin TBMM’deki gür sesiniz olan değerli ağabeyim Avni Doğan Beyle 1999’dan beri TBMM’de birlikte çalışıyoruz. Kendisini tanımaktan özel bir keyif duyduğum, bahtiyarlık duyduğum bir değerli arkadaşımız ve Belediye Başkanımızla da el ele vererek şu anda Elbistan’a, Kahramanmaraş’a güzel hizmetler ediyorlar” sözleriyle Doğan’a övgüler yağdırdı.
“Ulaştırma Bakanımızdan Taahhüt Aldık”
Elbistan’a gelir gelmez dinlenmek üzere geçtiği otelde Milletvekili Avni Doğan ile Belediye Başkanı Avukat Durmuş Küçük’ün, Adnan Menderes Bulvarı’nın ortak yapımı için Karayolları Mersin 5. Bölge Müdürlüğü ile Elbistan Belediyesi arasında imzalan protokolün genel müdürlük tarafından onaylanmadığı iletildi.
Bunun üzerine Çelik, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ı telefonla arayarak Yıldırım’dan sorunun çözülerek karayollarının Elbistan Belediyesi’ne gerekli desteği vermesini istedi.
Çelik, Bakan Yıldırım ile yapmış olduğu telefon görüşmesinin sonucunu Başkan Küçük’e ziyaretinde açıkladı. Çelik; “Bu arada Elbistanlılara da bir müjdeyi vermek isterim. Daha önce Belediye Başkanımızla Karayolları Mersin Bölge Müdürlüğü arasında bir protokol imzalanmıştı. Özellikle şehir geçişinin asfaltlanmasıyla ilgili olarak yapılan protokol genel müdürlük tarafından kabul edilmemişti. Biz geldiğimizde değerli milletvekilimiz bu meseleyi bizimle paylaştı ve Ulaştırma Bakanımızı aradık. 2 bin 400 ton asfalt malzemesi lazım ve bu yaklaşık 2 milyon TL’nin üzerinde bir meblağa tutuyor. Sayın Bakanımız o konuda bize taahhütte bulundu, söz verdi. İnşallah en kısa zamanda gönderilecek. Sayın Başkanımız zaten alt yapısını, bordür taşlarını, bu drenaj borularını döşemiş vaziyette. Elbistan, epey bir zamandan beri maalesef tozla haşir naşir oluyor. Bu tozun da bir an önce gitmesi için bu güzelliğe vesile olduysak bundan da ben de şahsım adına büyük bir memnuniyet, bahtiyarlık duyarım. Bütün Elbistanlı dostlarımıza güzellikler diliyor, şimdiden Kadir Gecesi’ni ve bayramını tebrik ediyorum. Ve başta milletvekilimiz, belediye başkanımız ve part ilçe başkanımız olmak üzere bütün Elbistanlı dostlarımızın göstermiş oldukları misafirperverlikten dolayı şükranlarımı arz ediyorum” dedi.
Hüseyin Çelik, konuşmasının sonunda basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Yargıtay 8. Ceza Dairesi Üyesi Yaver Aktan’a ait olduğu iddia edilen ses kaydının nasıl değerlendirildiğinin sorulması üzerine Hüseyin Çelik; “Doğrusunu isterseniz değerlendirmekte bir hayli zorlanıyorum ve bunu aklıma sığdıramıyorum” dedi.
“Pişkince Cevap Vermesini Yadırgıyorum”
Ses kaydının hiçbir izahı olmadığını ifade eden Çelik; “Bir yüksek yargı mensubu, Yargıtay’da önemli bir nokta da olan bir zat, ‘efendim bu referandumu kaybetmemek lazım, bu BDP zaten CHP’ye yakındır, bu Kürtler yobaz Kürtler değil, Apo’dan da yararlanmak lazım, Apo bize lazımdır’ şeklinde beyanlarda bulunmuştur, bu ortaya çıkmıştır, inkar edilmemiştir, tekzip edilmemiştir. Doğrusunu isterseniz bunu çok vahim buluyorum, bunun izahı yoktur. Sonra çıkıp ‘beni illegal yollarla dinlediler, usulsüz şekilde dinlediler’ diye cevap vermesini, pişkince cevap vermesini yadırgıyorum. Suçüstü yakalanmanın bence ezikliği ve mahcubiyeti içerisinde olması gerekenler, ‘bizi illegal yollarla dinlediler’ diyorlar. İllegal yollarla dinleme izim ayağımızın altınadır. Kim yaparsa yapsın bunu kabul etmek mümkün değil ve kesinlikle bunu da elimizin tersiyle kenara iteriz. Ve ortaya çıkması halinde devlet üzerine düşeni yapar” dedi.
“Meclis Açıldığı Zaman Kesinlikle Bunun Hesabı Sorulur”
Ses kaydıyla ilgili olarak Yargıtay’ın gereğini yapması gerektiğini ifade eden Hüseyin Çelik, Elbistan’dan Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker’e seslendi. Çelik; “Ben buradan Yargıtay’ın değerli Başkanı Sayın Gerçeker’e çağrıda bulunuyorum ve diyorum ki, bu arkadaşımızla ilgili olarak madem bu durum ortaya çıkmıştır, bütün kurumlar kendi içerisinde temizlik yapması gerekiyorsa siz de kendi içinizdeki yanlışlara lütfen müsamaha etmeyin. Ederseniz, yargının şaibe altında kalması, Yargıtay’ın şaibe altına girmesi, zan altına girmesine mani olamazsınız. Erdem odur ki yanlışa yanlış diyelim. Biz kendi içimizde birisi yanlış yaptığı zaman kusura bakma diyoruz. Eğer bunu yapmazlarsa, TBMM zeminin Ekim Ayı’nda meclis açıldığı zaman kesinlikle bunun hesabı sorulur. İnsanlar kendi bulundukları kurumları kullanarak kendilerini sorgulanmaz, hesap vermez olarak kabul etmemelidir” dedi.
“Yargının Kendi İç Temizliğini Yapması Gerekir”
Son olarak yargıyı tuza benzeten Çelik; “Değerli arkadaşlar yargı tuzdur, tuzun bozulmaması lazım. Tuz kokarsa yapabilecek bir şey yoktur. Yargı bağımsız olmalı, yargı tarafsız olmalı. İşte yapmış olduğumuz bu Anayasa değişikliğinin ne kadar haklı bir zemine dayalı olduğunun da bir göstergesidir. Böyle bir şey olamaz. Yargı hepimize lazım. Biz yargımıza saygı duyarız yargı kurumunun da saygıdeğer konumda kalması için kendi iç temizliğini yapması gerekiyor veya kendi içinde yanlış yapanlara müsamaha yapmaması gerekiyor” dedi.