Anasayfa | Eczanelerimiz | İletişim-Künye | Resmi Kurum telefonları | Haber Ara | Sitene Ekle | RSS Kaynağı

HABER ARA


Gelişmiş Arama

EN ÇOK OKUNANLAR

Takvim

Sayaç

Bir Evlat Kaybetti Bin Evlat Kazandı

Jeoloji Mühendisi oğlu Haluk Gökalp Kılınç'ı trafik kazasında kaybetmesinden sonra birden hayatı değişen ve oğlu adına okul yaptıran İnşaat Mühendisi Nihal Kılınç, Elbistan'a bağlı Kalealtı Köyü'nün de kaderini değiştirdi. Gazetemiz Sahibi Hasan Göçer'e yaşadıklarını ve planlarını anlatan Kılınç, bir evladını trafik canavarına kurban verdi ama okuldaki tüm çocuklarını evladı gibi seviyor, Gökalp'in acısını onlarla unutuyor.
Yorumlar  Yorum Sayısı : 1 Tarih  Tarih : 29 Mart 2010 11:17

23 Haziran 2008 tarihinde Trabzon’da şantiyeden dönerken geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybeden 29 yaşındaki Jeoloji Mühendisi Haluk Gökalp Kılınç’ın annesi, Nihal Kılınç, oğlunu köye defnettikten sonra kendisi gibi İnşaat Mühendisi olan eşi Mehmet Kılınç ve oğlu Mehmet Ersoy Kılınç’ı Ankara’da bırakıp köye yerleşti.

İlk İşi Okul Yaptırmak Oldu

Oğlunu kaybetmesinin üzüntüsünü yaşayan Nihal Kılınç, ona daha yakın olmak için yerleştiği köyün fiziki yapısı itibari ile yetersiz, sobalı 4 derslikli okulu yıktırarak oğlunun ismini yaşatmak, için 8 derslikli, 2 katlı, kaloriferli modern bir okul yaptırdı. Kalealtı Haluk Gökalp Kılınç İlköğretim Okulu’nu 3 ay gibi kısa bir sürede yaptırarak 2008-2009 Eğitim-Öğretim Yılı’na yetiştirilen okulun açılışını Kahramanmaraş Valisi Mehmet Niyazi Tanılır yaptı. Açılışta Vali Tanılır, Mehmet-Nihal Kılınç çiftine takdim ettiği plaketle teşekkür etti.

“Oğlumun Acısını Çocuklarla Unutmaya Çalışıyorum”

Okulu ziyaret eden Bizim Elbistan Gazetesi Kurucusu ve Sahibi Hasan Göçer ile sohbet eden Nihal Kılınç, sohbet sırasında oğlu Haluk Gökalp Kılınç’ı kaybettikten sonra değişen hayatını anlattı.

Kendisini köye çeken şeyin oğlu olduğunu söyleyen Kılınç, okulu yaptırdıktan sonra bırakmak istemediğini; “Okulu yaptırdım ama bırakamadım, bırakmak istemedim. Çünkü eşimin de, benim de çevremiz çok geniş. Nasıl olsa buradayım, hiç olmazsa birilerine bir faydamız olsun, okulu bırakmayalım dedim. Okul Aile Birliği Başkanlığı’na seçildim. Ve bütün tanıdıklarım, arkadaşlarım, çevremdeki insanlar ancak oğlunun acısını öyle unutabilirsin, size bir moral olur dediler. Hakikaten de biraz unutuyorum, hiç olmazsa da bir süre unutuluyor. Koşuşturuyorum, ‘çocuklara, diğer köylerdeki çocuklara bir şeyler yapabilir miyim’ diye. Şimdi evimin altında malzeme dolu, ikinci bir grubun gelmesini bekliyorum. Ben tekrar ulaşacağım herkese. Ben burada sadece elçiyim, asıl bu işin gizli hayırseverleri var, onların desteğini ben ulaştırıyorum” dedi.

Okul Aile Birliği Başkanı Oldu

Nihal Kılınç, okulu yaptırdıktan sonra bir daha köyden ayrılmadı ve hem okulla, hem öğrencilerle hem de köylülerle yakından ilgilendi. Bir anda öğrencilerin büyük sevgisini kazanan ve onların Nihal Teyzesi olan Kılınç, öğretmenler ve velilerin isteği üzerine Okul Aile Birliği Başkanı oldu.

Köyün Muhtarı Oldu

Öğrencilerin dışında köyün, köyde yaşayanların da sorunları olduğunu gören Nihal Kılınç, bu sorunların çözümü için de çaba gösterdi. Birden ortaya çıkıp köylerine yerleşen kadının mücadelesini ve çalışmasını gören köylüler, 29 Mart seçimlerinde Nihal Kılınç’ı aza, Rafet Göçer’i de muhtar seçtiler. Daha sonra Rafet Göçer görevinden istifa ederek muhtarlığı Nihal Kılınç’a bıraktı.

Yaptıklarının Bilinmesini İstemiyor

Aynı zaman da mütevazi bir kişiliğe de sahip olan Nihal Kılınç, tüm yaptıklarının da bilinmesini istemiyor. Nihal Kılınç’ın yaptıklarına ve mücadelesine yakından tanık olanlar ise, gazetelere yansıyanların, Nihal Kılınç’ın yaptıklarının sadece çok az bir kısmı olduğunu, çok daha fazla işler yaptığını söylüyor.

“Eşim Şehirli, Ben Köylü Oldum”

Yaşadıklarını ve yaptıklarını ‘kader’ diyerek özetleyen Kılınç; “Oğlumu buraya defnedince, benim de gelmem zaruri oldu. Onun için geldim. Yoksa ben buranın geliniyim, eşim Kalealtı Köyü’nden, sık sık da gelir giderdik bayramlarda. Ben se Darendeliyim. Ama şimdi artık temelli Kalealtına geldim ve köyümü de seviyorum. Eşim şehirli oldu ben köylü oldum” sözleri ile artık Kalealtılı olduğunu söylüyor.

“Onarmak İstedik Ama Yıkılmaya İhtiyacı Varmış”

Yaptırılan okulda, ölen oğlu Haluk Gökalp Kılınç’ın birikimlerinin de olduğunu söyleyen Kılınç; “Benim oğlum jeoloji mühendisiydi, çalışıyordu, kendine ait birikimleri vardı. Benim Allah’a inancım tam olduğu için her şey bir an da oldu. Yani aklıma bir anda geldi. Okulun bu kadar kötü olduğunu da bilmiyordum, hiç görmedim okulu. İlk önce biz dedik ki ‘tamirat yaptıralım, okulun ne ihtiyacı varsa onu karşılayalım.’ Zaten ben hep meslek hayatımda da öğrencilere yardım ettim. Elbistan’da üniversite öğrencileri okutuyorum ben, biri tıpta, biri hukukta. Okulu böyle onaralım, çocukların ihtiyaçlarını karşılayalım dedik, meğerse okulun yıkılmaya ihtiyacı varmış, birkaç kez ödenek gelmiş-gitmiş, kaymakam ve milli eğitim müdürü köylüleri bir araya getirememiş. Yani gelmemişler bir araya, para da yetersiz olduğu için yaptıramamışlar. İki defa ödenek gitmiş. Demek ki bize nasipmiş, oğluma nasipmiş ben öyle görüyorum. İyi ki de yaptırmışım, iyi ki de buradayım” dedi.

Çevre Okullara da Yardım Yapıyor

Öğrencilerin yüzünün gülmesi, onları başarılı olması için her türlü yardımı yapan Nihal Kılınç, bu yardımlarını Kalealtı’nın öğrencileri ile sınırlı tutmuyor. İğde Şehit Ali Beyaz İlköğretim Okulu ile Dağdere, Soysallı ve Evcihüyük köylerindeki okullara kırtasiye ve çeşitli yardımlarda bulunan Kılınç, yardımlarını halen devam ettiriyor.

“En Büyük Gizli Kahramanım Eşim”

Köy halkının kendisine bakışının da güzel olduğunu ve kendisini muhtar yaptıklarını söyleyen Kılınç; “Kendiler tercih ettiler, illa ‘bizi bırakma’ dediler. Ben pek sıcak bakmıyordum, yani muhtarlık zor bir görev çünkü ben eşimi, çocuğumu Ankara’da bıraktım. Onların da herhalde bir anneye, bir eşe ihtiyaçları vardır. Onlarda çok büyük fedakarlıklarda bulundular ben onlara da buradan çok teşekkür ediyorum. Zaten en büyük gizli kahramanım eşim. Bana destek olan eşim. En büyük hayır onun. Zaten buradaki araziler onların, ben sadece elçiyim.”

“Onları Üniversitede Görmek İstiyorum”

Kendisine bir de hedef belirleyen ve bu hedefe ulaşmak için de elinden geleni yapan Nihal Kılınç, daha güzel şartlarda eğitim almaları için yaptırdığı okulun ardından şimdi de o okulda okuyan öğrencileri daha iyi yerlerde görmek istiyor.

Hem köy için, hem de okul için çok şey düşündüğünü söyleyen Kılınç, 16 öğrenciyi dershaneye gönderdiklerini belirtirken, bu öğrenciler ilk defa onun sayesinde Elbistan’dan dışarı çıktılar, ilk defa uçağa bindiler ve ilk defa Ankara’yı gezdiler.

Kılınç; “Bu öğrencilerimizin içinde başarılı olanlar da var, başarısı olmayanlar da var ama bir şeyleri kırmak, yani o çocuğu bir şeylere alıştırmak gerekiyor. Bunun yanı sıra halk oyunları ekibi de kuruldu ve ‘hakikaten de Kalealtı’nda böyle bir öğrenci grubu var mıymış’ dedittirdi o çocuklar. Hedefimiz, Anadolu Lisesi’ne Fen Lisesi’ne birkaç öğrenci girdirebilmek, ben onları üniversite de görmek istiyorum. Şöyle arkamı dönüp baktığım zaman ‘çok iyi şeyler yapmışım, iyi ki gelmişim, Allah ne kadar ömür verdiyse iyi ki bu kadar yaşamışım’ dedittirsin Rabbim bana” dedi.

Halk Oyunları Ekibi Türkiye Finalleri’nde

Nihal Kılınç, tüm bu yaptıklarının karşılığını da artık yavaş yavaş almaya başladı. Nihal Kılınç’ın girişimleri ve destekleriyle kurulan Kalealtı Haluk Gökalp Kılınç İlköğretim Halk Oyunları Ekibi, önce Kahramanmaraş’ta birinci oldu, ardından da Nevşehir’de yapılan bölge yarışmasında birinci oldu. Nihal Kılınç’ın çocukları bu birincilikle Türkiye Finalleri’ne katılmaya hak kazandı.

“Hanımlara İş Sahası Yaratmak İstiyorum”

Oğlunun ölümünden önce çok sosyal bir yaşantısı olan ve bir anda hayatı değişen Nihal Kılınç, öğrencileri o kadar çok seviyor ki, bu sevgisini; “Onlar çocuklarım benim. Çocuklarım diyorum çünkü ben onları çok seviyorum’ sözleriyle açıklıyor. Köyü de çok sevdiğini söyleyen Nihal Kılınç, öğrencilerin yanında onların velileriyle de ilgileniyor. Köyde işsizlerin iş sahibi olması için çaba gösteriyor.

Kılınç; “Köy için de çok şeyler düşünüyorum. İnşallah kanalizasyon birinci hedefimiz. Çünkü köyümüz pislik içinde. Elbistan’a 10 kilometre mesafede ve o pislik köyümüze yakışmıyor. Yollarını kilit parke taşı yaptırmak istiyorum. Hedef çok, köyün çok şeye ihtiyacı var. Hanımlara bir iş sahası, iş imkanı yaratmak istiyorum. Benim daha çok çalışmalarım hanımlara yönelik zaten beyler tarlada çalışıyorlar. Eğitimim hanımlara yönelik benim” sözleriyle hedeflerini açıklıyor.

TBMM Üstün Hizmet Ödülüne Aday

Kendisini köye adayan Nihal Kılınç’ın bu çabalarını yakından takip edenlerden olan Elbistan Kaymakamı Ahmet Altıntaş,  Nihal Kılınç’ın ismini TBMM üstün Hizmet Ödülü için Kahramanmaraş İl Genel Meclisi’ne teklif etti. Teklifleri görüşen İl Genel Meclisi, Nihal Kılınç’ın da aralarında bulunduğu 3 ismi belirleyerek TBMM Üstün Hizmet Ödülü’ne aday gösterdi.

Bu yaptıklarını ödül için yapmadığını belirten Kılınç; “Beni aday gösterdiği için, bana değer verdiği için, hizmetlerimi değerlendirdiği için ben Sayın Kaymakamımıza sonsuz teşekkürler ediyorum. Beni destekleyen il genel meclisi üyelerine teşekkür ediyorum. Çok güzel bir şey, çok güzel bir duygu ama ben bu işe başlarken hiçbir ödülü düşünmeden başladım. Aklımda ödül yoktu ki. Yine de çok teşekkür ediyorum. Bana kısmetse benim olsun, kime kısmetse onun olsun. Ama ben en büyük ödülü Rabbim’den isterim. Ben zaten öyle başladım bu işe” dedi.

Nihal Kılınç, röportaj sırasında zaman zaman duygulanarak gözyaşlarına hakim olamazken, Bizim Elbistan Gazetesi Kurucusu ve Sahibi Hasan Göçer, Kılınç’ın yaptıklarının takdire şayan olduğunu belirtip Kılınç’ı tebrik ederken, başarılar diledi.

Bu haberi paylaş: Google Favorilerime Ekle Google Facebook'a GönderFacebook Yahoo'ya EkleYahoo Digg'e EkleDigg Del.icio.us'a EkleDel.icio.us
 
Tavsiye Et Tavsiye Et | Yorum Yaz Yorum Yaz

Bu habere toplam 1 yorum yazylmy?tyr.

Sosyalbilge [ 29 Mart 2010 11:59 ]

Nihal hanım'ı üstün gayretinden dolayı tebrik ediyorum.

İnşaallah emekleri boşa gitmez...

Yorumların tamamını okumak için tıklayın.

Adnan Güllü Adnan Güllü
WASHINGTON ANITI ve OSMANLININ HEDIYESI

Tarihçi

Zafer Eren Zafer Eren
KIRMIZI VE GRI

DÜZ AYNA

A.Ihsan Kuyumcu A.Ihsan Kuyumcu
YOL AYRIMI

Sair-Yazar-Ressam

Mustafa Eslik Mustafa Eslik
YÖNETICILIK, LIDERLIK VE DUYGUSAL ZEKA

Yazar

Mahir Baspinar Mahir Baspinar
CÜCÜK TEPE (!)

Sair-Yazar

Hanifi Kara Hanifi Kara
EFENDILER EFENDISI'NE

Egitimci, Sâir ve Yazar

Sait Çolakoglu Sait Çolakoglu
ANAMIZ

Sair

Ömer Çay Ömer Çay
SEFA GELDIN RAMAZAN

Sair

Bilal Ay Bilal Ay
SUÇ KIMIN?

Ziyaretçi Defteri

OKU

YAZ

Gazetemiz

Önceki Gazeteler İçin Tıklayınız

Elbistan'da Hava


RSS Kaynağı 

Sitemizdeki yazı, resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
bizimelbistangazetesi.Com © 2007-2024 Tüm Hakları Saklıdır.Kardeş Site www.bizimogretmenler.com Düzenleme: Kosker - www.bizimogretmenler.com