10 Kasım 2009 tarihinde TBMM’de yapılan demokratik açılım görüşmelerinde konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen; “Maalesef bu ülkenin anaları çok ağladı. Tarihimiz boyunca çok şehit verdik. Çanakkale Savaşı’nda 200 bin şehidimiz vardı, hepsinin anası ağladı. Kimse çıkıp ‘bu savaşı bitirelim’ demedi. Kurtuluş Savaşı’nda, Şeyh Sait isyanında, Dersim isyanında, Kıbrıs’ta analar ağlamadı mı? Kimse ‘analar ağlamasın, mücadeleyi durduralım’ dedi mi?” demişti.
Bu sözleri büyük tepki çeken Öymen’e bir tepki de DTP Elbistan İlçe Başkanı Hüseyin Gümüş’ten geldi.
Yazılı bir açıklama yapan Gümüş, Öymen’e tepkisini şu sözlerle dile getirdi; “Hitler zihniyetine sahip, akıl ve vicdandan yoksun CHP’li Onur Öymen’i ve bu konuşmayı alkışlayan CHP’yi şiddetle kınıyoruz. Bu konuşma aynı zamanda CHP'nin gerçek zihniyetinin bir ürünüdür. Sosyolojik olayların, iç soranların çözüm yöntemi katliam olamaz. Kin, nefret ve intikam duyguları olamaz. Hakaret aşağılama olamaz. Tam da kürt sorunun demokratik çözüm arayışlarının olduğu bir dönemde Dersim’de yaşanan uygulamayı çözüm önerisi olarak CHP tarafından sunulması insanlık ayıbıdır. 1937-38 yıllarında katledilen on binlerce çocuk, genci, yaslı ve kadındı. Oysa bizler biliyoruz ki CHP ne zaman iktidar olduysa, ne zaman iktidar ortağı olduysa, aleviler katliamlara, büyük haksızlıklara uğramıştır.
Dolayısıyla CHP başta alevi ve kürt sorunu olmak üzere ülkemizde hiçbir sorunun çözümüne katkıda bulunmamıştır. Tek yaptığı laf üretmek, çarpıtmak, özünden boşaltmak, sol gösterip sağ vurmak olmuştur. En iyi yaptığı şey her şeye muhalefet etmektir. CHP’deki başta aleviler ve kürtler olmak üzere bütün demokratlara, aydınlara vicdan sahibi olanlara sesleniyoruz. Görüleni görün, söyleneni duyun, gerçeklere kendinizi kapatmayın. Bu ayıba ortak olmayın. Kendinize insanlığa, bu ülkenin geleceğine saygının ve bağlılığın gereği olarak zehir saçan CHP’yi terk edin. Bu onurlu davranışta bulunun.
İnsanların acıları üzerinden siyaset yapmak savaş kışkırtıcılığı yapmak, katliam önermek meziyet değildir. Bunların en iyi meziyeti rant ve oy avcılığıdır. Arsızca insanların duygularıyla, hayatlarıyla oynayabiliyorlar. Acılarımızdan ne çıkar elde ediyorlar? Ne türden zevk alıyorlar? Onurla insanca bir yaşamı yaratmayı, ülkenin temel soranlarını çözmeyi niye esas almıyorlar? Niye bundan zevk almıyorlar, hoşlanmıyorlar? Bunlar gibileri savaşa ve ölüme tapıyorlar, ölü sevicilik yapıyorlar. Yaşamı kendilerine layık görüyorlar. Bütün bunlar gibilerine rağmen kazanan barış olacak. Kazanan bu ülkenin halkları olacak. Kazanan bütün Türkiye olacak. Öymen gibileri ve temsil ettiği zihniyet de utanç abideleri olarak tarihin en karanlık sayfalarındaki yerlerini alacaklar.”