Basın mensuplarıyla Elbistan Sanayici ve İşadamları Derneği’nde bir araya gelen ELSİAD Başkanı Alaettin Arslan, yaklaşan kurban bayramında hızla yükselen kurban fiyatlarına ve son yıllardaki hayvancılık sektörünün sorunlarına değindi.
1960’lı yıllarda Türkiye’de hayvancılığın planlı ve programlı bir şekilde yapılmaya başlandığını belirten Arslan, “Yaklaşan Kurban Bayramı arifesinde hepimizin merak ettiği kurban fiyatları ve bununla birlikte ülkemizdeki hızlı et fiyatı artışı. Bizde bunu Elbistan Sanayici ve İşadamları Derneği olarak araştırdık. 1960’lı yıllarda Türkiye’de hayvancılık, plan program çerçevesinde yapılmaya başlandı. O yıllarda ülke nüfusundaki düşüklük sebebiyle ürettiğimiz hayvan tükettiğimiz eti fazlasıyla karşılamaktaydı. Hatta dışarıya et satabilmekteydik. Gayri Safi Milli Hâsılamızda ciddi bir yer edilmekteydi. 1980’li yıllarda rahmetli Özal’ın çıkarmış olduğu teşviklerle Türkiye’de daha modern hayvancılık yapılmaya başlandı. 1990’lı yıllara kadar bu hayvancılık sektör haline dönüşmeye başladı. Yalnız 90’lı yıllardan sonra izlenen tutarsız ve yanlış politikalar nedeniyle Türkiye’de can çekişmeye başladı. Maalesef tükettiğimiz eti tüketememeye başladık. Kırsal alandaki insanlarımız bu alanda maddi anlamda tatmin olamadıkları için bu sektörü terk etmeye başladılar. Düzenli-düzensiz ihracatlar yapılmaya başlamasından, plansız hareketlerden sektör can çekişmeye başladı” dedi.
Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü; “2000’li yıllardan sonra hayvancılığı sektör sayılabilmesi artık endişe verici oldu. Geldiğimiz noktada hayvancılık can çekişmeye başladı. Biz bu raporlarımızı daha önceki yıllarda da hazırlayıp devlet büyüklerimize ilettik. Türkiye’nin yüzde 35’i ekilebilir tarım arazisi, yüzde 26’sı da orman arazisi. Topladığımız zaman yüzde 60 coğrafyamızda tarıma elverişli yer bulunmaktadır. İnsanımızın yüzde 35’ide kırsal alanda yaşayan, hayvancılığa gayet müsait olan insanımızdır. Hepimizde biliyoruz ki bizim insanlarımız hayvanla, kanatlıyla, kanatsızla, sütle bağlantısı olan insanlardır. Bu gün geldiğimiz noktada köylümüz köyden süt alıyor, yumurta alıyor. Burada görüyoruz ki hayvancılıktan insanlar uzaklaşıyor. Bu böyle olunca arz talep dengesi hem tüketicinin hem de üreticinin aleyhine olmaktadır.”
Bu konuda ki çözüm yollarına da değinen ELSİAD Başkanı Alaettin Arslan; “Modern besicilik teşvik edilmesi entegre besi çiftlikleri desteklenmelidir, besi organize bölgesi kurulmalı küçük çaplı işletmeler daha organize ve daha rantabl hale getirilmeli, Kırsal alan da küçük ve büyük baş besicilik teşvik edilmeli ve kar oranı daha cazip hale getirilmeli, arz talep dengesi iyi analiz edilip ona göre ihracatı düşünülmeli, yem fiyatların da KDV %1 indirilmeli ve yem desteklemesi verilmeli, et üretimi yüksek ırklar ıslah edilerek iç piyasa ve Avrupa’da rekabet edecek hale getirilmeli, et ve süt ırkları ıslahı için damızlık çiftlikler teşvik edilmeli, etten alınan % 8 KDV’nin % 1 e indirilmeli, süt kuzusu kesimleri ve ihracatı zorlaştırma, bilinçli koyunculuk teşvik edilmeli bunları hem kırsal alana yaymalı hem de kanatlı hayvanlarda olduğu gibi entegre tesisler teşvik edilmelidir, çoban istihdamı teşvik edilip sosyal güvence altına alınmalı, sıfır faizli sektöre cansuyu olacak krediler verilmeli, et ve süt üretimine kilo başı destek verilmeli, tarım müdürlükleri sektör üzerinde daha etkili ve destekçi olmalıdır” dedi.