Dünkü gazetemizin manşetinde yer alan ‘Santrallere Kirletme Cezası’ başlıklı haberine karşılık olarak Doğa Savaşçıları Çevre Örgütü Elbistan Temsilcisi Poyraz Poyrazoğlu’ndan açıklama geldi. Poyrazoğlu, kesilen para cezalarını santrallerin çevreyi kirlettiğini ortaya koymasından dolayı yerinde bulurken, uygulanan ceza şeklini ve yazılan para miktarını yetersiz buldu.
Yatağan Termik Santrali’nde Baca Gazı Kükürt Arıtma Sistemi ve kül tutucu filtrelerin bulunmasına rağmen yazılan cezanın 2 trilyon civarında olduğunu belirten Poyrazoğlu; “Yatağan’ın 5 kat büyüklüğünde olan bir yerde ceza verilmesi iyidir ama caydırıcılık, yaptırım gücü olmayan bir şeydir. Yinede ceza verilmesinin orada bir kirlilik olduğuna, orada bir yanlışlık olduğu bakımından yerinde buluyoruz. Biz yıllardır şunu istiyoruz. Hepinizin de bildiği gibi bölgemizde 2 tane termik santral var ve 3 tane daha yapılacak. Bununla ilgili olarak geçmişten bu yana Mersin Üniversitesi, Çukurova Üniversitesi, Gazi Üniversitesi gibi üniversitelerde görev yapan bilim adamlarınca hazırlanan raporlar vardır. Yine çevre ve Orman İl Müdürlüğü’nün hazırlatmış olduğu raporlar vardır. Bu raporlar şunu gösteriyor. Bugün, dünya normlarına göre 150 miligram metreküp olan havadaki kükürtdioksit değeri EÜAŞ’ın raporlarına göre burada 2 bin ile 15 bin arasındadır. Türkiye nüfus ortalamasına göre baktığımız zaman Afşin-Elbistan Yöresi’nde Elbistan Devlet Hastanesi’ne müracaat etmesi gereken hasta sayısı 50 bin olması gerekirken bu rakamın 1 milyonun üzerinde olduğunu görüyoruz. Bu, sadece bir termik santralinden dolayı meydana gelen olaydır. Yarın B Termik Santrali de çalıştığı zaman, C, D ve E Santralleri de yapıldığı zaman bilim adamlarının dediklerine göre bölgemiz yaşanamayacak bir konuma gelecektir. Gazi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Mehmet Şahin’in santralle ilgili vermiş olduğu rapordaki rakamlar gerçekten korkunçtur. Burada Çernobil’in yüz katı radyasyon vardır. Yani bugün çevre illere giden hastalara baktığımız zaman çevre illerdeki 10 tane kanserli hastanın neredeyse 6-7 tanesi bu bölge insanı. Yine yapılmış olan raporlara göre bölgemizde olması gereken değerlerin 4-5 katı daha fazla radyasyon nikel oranlarının olduğunu görüyoruz. Ve buradan da şunu çıkarıyoruz. Gerçekten Afşin-Elbistan Termik Santralleri bölgeye zehir kusuyor ve bölgede, özellikle Sağlık Bakanlığı Kanser Dairesi Başkanı’nın ifadesiyle bölgede toplu ölümler olma noktasına gelmiştir. Fakat biz yıllardır bölge insanı olarak feryat ediyoruz ama ne yazık ki bölgeden üretilecek enerji düşünülüyor, insan sağlığı düşünülmüyor. 2006 yılında Sayın Başbakanımız buraya geldi, Baca Gazı Arıtma Tesisi’nin mutlaka yapılması yönünde açıklama yaptı. Her zaman erteleyerek önümüzdeki yıl önümüzdeki yıl diyerek 20 yıldır bölge insanının feryatlarına kulak tıkanıyor” dedi.
B Termik Santrali yapılmadan önce hazırlanan ÇED raporu’nun A Termik Santrali’ne Baca Gazı Arıtma Sistemi takılması şartıyla verildiğini belirten Poyrazoğlu; “A Termik Santrali 20 yıldır zehir kusuyor, 200 milyon ton katı, sıvı, gaz halindeki atıklarını bölgeye atmıştır, bölgeyi yaşanmaz bir konuma getirmiştir. Mutlaka B Termik Santrali de dahi olmak üzere santrallere erken uyarı sistemi kurulması lazım.” dedi.