Diyanet-Sen Elbistan Temsilcisi Çiçek Köyü Camii İmam-Hatibi Ahmet Çelik, yazılı olarak yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; “Maddi ve manevi pek çok hikmet ve rahmeti, bereket ve mağfireti bünyesinde barındıran Ramazan ayının son günlerini idrak ederken Yüce Allah’ın lütfuyla 15 Eylül Salı gününü çarşambaya bağlayan gece “Kadir Gecesi”ne ulaşmanın heyecanını ve mutluluğunu yaşayacağız.
Sema kapılarının açılarak esenlik ve güvenliğin her tarafa yayılacağının, Cenab-ı Mevlâ’ya açılan ellerin, yükselen dua ve yakarışların kabul edileceğinin bildirildiği bu geceyi “bin aydan daha hayırlı” kılan, Kur’an-ı Kerim'in bu gecede indirilmesidir. Kadir gecesini idrak etmenin ve ondan nasiplenmenin yolu ise, Kur’an-ı Kerim’in eşsiz mesajını anlamaktan ve onun aydınlattığı istikamette yürümekten geçer. ‘Aklen ve fikren diri olanları’ uyarmak için gönderilen Kur’an, bize kendimizi hikmet aynasında görmemiz ve Rabbimizi tanımamız için rehberlik etmekte, var oluşun ve hayatın anlamını göstermektedir. O, dünya ve ahiret mutluluğunun yol haritasıdır. Bunun için de Kur’an bize hem Yüce Yaratanımıza karşı ödevlerimizi, hem de kendimize, yakın ve uzak çevremiz ile bütün insanlara karşı sorumluluklarımızı hatırlatır. Kur’an insanlar arasında adaleti, işi ehil olana vermeyi, hakka razı olmayı, başkasının hakkına göz dikmemeyi, sevgiyi, yardımlaşma ve kardeşliği, davranışlarda doğruluk ve dürüstlüğü emreder. Üstün ahlak sahibi Peygamber Efendimizi örnek almayı bizlere emreden Kur’an, dindarlığın ancak ahlakla kemale ereceğini bildirir. Bunun için de O, sözünde durmayı, iyilikte yarışmayı, nimet ve külfeti paylaşmayı, fakir, düşkün ve yetimi kollamayı, emanete ve komşu hakkına riayet etmeyi, alçak gönüllü, güler yüzlü ve iffetli olmayı, çirkin işlerden kaçınmayı ve utanma duygusunu, kimsenin gizli halini araştırmamayı olgun Müslüman’ın ayrılmaz vasıfları olarak zikreder. Hırs, çekememezlik, kin, dedikodu, kendini beğenmişlik, yalan, iki yüzlülük gibi kötü huyların müminde barınmayacağını bildirir. Kur’an’la buluşmak, sadece onu okumak ve dinlemekle değil, onun öğütlerini önemsemek ve her birini davranışlarımıza yansıtmakla mümkün olur. Peygamber Efendimiz “faziletine inanarak ve sevabını da yalnız Allah’tan umarak Kadir gecesini güzel amellerle geçirenlerin geçmiş günahlarının bağışlanacağı” müjdesini vermekte ve bu gecede “Allah’ım sen affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affeyle” diyerek dua etmemizi tavsiye etmektedir. İnanıyoruz ki, unutarak ve bilmeyerek işlediğimiz günahlardan gerçekten pişman olur ve onlara bir daha dönmemeye karar verirsek, kendimizle hesaplaşıp kulluk ve sorumluluk bilincimizi yenileyebilirsek Yüce Rabbimiz bizleri affedecek, bizlere mağfiret edecektir. Öyleyse, bu mübarek gecenin rahmet ve mağfiret ikliminde Yüce Allah’tan bize imanı sevdirmesini, bizleri samimiyetten ve istikametten ayırmamasını, doğruyu bulduktan sonra kalplerimizi eğriltmemesini ve bizleri affetmesini dileyelim. Ne var ki, bu mübarek geceye sel felaketi ve Vatanımızın bütünlüğü, milletimizin birlik ve beraberliği için görev yaparken şehit olan yavrularımızın acısı yüreklerimizi yakarak hüzünle giriyoruz. Sel felaketinde hayatlarını kaybeden vatandaşlarımız ve bütün şehitlerimizi Mübarek kadir gecesi vesilesiyle rahmetle ya’d ediyor, başta şehitlerimizin yakınları olmak üzere bütün milletimize başsağlığı diliyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle Elbistan’ımızın güzel insanlarının, aziz milletimizin, yurt dışında yaşayan vatandaş ve soydaşlarımız ile İslâm âleminin Kadir Gecesini tebrik ediyor, bu müstesna gecede yapacağımız dua ve yakarışların bütün insanlığa sevgi, barış ve huzur getirmesini Yüce Allah’tan niyaz ediyorum”