Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, geçtiğimiz günlerde düzenlediği basın toplantısı ile Toprak Mahsulleri Ofisi’nin müdahale alım fiyatlarını açıklamıştı. Eker, ekmeklik buğday alım fiyatının Haziran, Temmuz, Ağustos aylarında 500 TL/Ton, Eylül ayında 510 TL/Ton, Ekim ayında 520 TL/Ton ve Kasım ayında da 530 TL/Ton olarak belirlendiğini açıklamıştı.
Bakan Eker’in bu fiyatları açıklamasının üzerinden fazla zaman geçmeden fiyatlara ilk tepkilerden biri MHP Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoy’dan geldi.
9 Haziran 2009 Salı günü TBMM’de gündem dışı söz alan Paksoy, hükümetin açıkladığı buğday fiyatının maliyetin altında bir fiyat olduğunu söyledi.
Paksoy, mecliste yapmış olduğu konuşmasında şu ifadelere yer verdi; “Buğdayda Mayıs ayı ortalarında Çukurova’da başlayan hasat mevsimi devam etmektedir. AKP Hükümetinin Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları için açıklamış olduğu 50 krş/kg alım fiyatı çiftçimizi memnun etmek bir yana perişan etmiştir. Açıklanan fiyatlar ürün maliyeti olan 61 krş/kg fiyatın altında kalmıştır. Doğrusu biz bu konuda hükümetten fazla ümit var değildik. Ancak çiftçilerimizin içinde bulunduğu zor şartlar, geçen yıl yaşanan hububat krizi, bu yıl yağış rejiminden dolayı rekoltenin yüksek olması gibi sebeplerle, hükümetin biraz daha insaflı bir fiyat ilan etmesini çiftçilerimiz adına beklemiştik. Ancak baştan da ifade ettiğim gibi bu beklentimiz hayal kırıklığına dönüştü.
Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak; hükümetin bu yanlıştan dönmesini ve açıkladığı fiyatı revize etmesini, çiftçilerimiz adına talep ediyoruz. Hükümetin buğday fiyatları için açıkladığı 50 TL/ton’luk pirim de yeterli değildir. Destek priminin en az, 110 TL/ton olması çiftçilerimizin talebidir. Niçin talep ettiğimizi birazdan size izah edeceğim.
Bu sene yüksek gübre fiyatlarından dolayı, gübre kullanımı %36 oranında düşmesine rağmen, iklim ve yağışların olumlu olması nedeniyle, buğday rekoltesinin geçen yıla göre %15 artışla, 20 milyon ton civarında gerçekleşmesi beklenmektedir. Dünya buğday üretiminde ise %5 civarında düşüş beklenmektedir. Bu düşüşünde etkisiyle 280 dolar/ton olan dünya buğday fiyatlarının kış aylarında yükselmesine kesin gözüyle bakılmaktadır.
Açıklanan 50 kg/krş alım fiyatı, maliyet olan 61 krş/kg ‘un altında kalmıştır. TMO’nun ürün maliyetlerini gözönünde bulundurarak yeni bir müdahale fiyatı ilan etmesi gerekmektedir. Ayrıca TMO alım merkezlerini artırarak, hızlı, peşin ve sürekli alım yapmalıdır. Hasat döneminde ürününü acilen satmak zorunda olan çiftçilerimizi toplayıcıların insafına terk etmemelidir.
Yaşanan tecrübeler TMO’nun açıkladığı fiyatlara hakim olmadığını göstermektedir. Her yıl olduğu gibi bu sene de piyasa, açıklanan fiyatların altında oluşacaktır. Mesele sadece fiyat ilan etmek değildir. Asıl mesele ilan edilen fiyatların, piyasa fiyatlarının altına düşmemesi, çiftçinin tüccara boğdurulmamasıdır.
Hükümetin sağladığı ek kaynak TMO’ya gelecek olan buğdayın tümünü karşılamaktan uzaktır. TMO mevcut kaynakları ile ancak 4-4,5 milyon ton buğday satın alabilir. Kaldı ki TMO bu parayla sadece buğday almayacaktır. Aynı dönemde arpa, mısır, fındık da alacaktır. TMO’ya ayrılan kaynağın artırılması gerekmektedir.
AKP Hükümetleri çiftçiyi yok saydığı için, çiftçi lehine, ülke menfaatine ciddi bir politika takip etmemiştir. Bu hükümetin temel politikası sat kurtul, ver kurtul, olmazsa kirala kurtuldur. 2001-2002 yıllarında ülkemizin en güvenilir ve itibarlı kuruluşu olan TMO, takip edilen yanlış politikalar sonucu adeta batma noktasına gelmiştir. Bugün alım yapan ajansların yarısı kapatılmış, alanında görevli uzman eksperlerin çoğu emekli edilmiş, yerlerine de yenileri alınmamıştır. Yani TMO fiziki olarak da alımlar için yeterli değildir.
Çiftçilerimiz borç batağına saplanmıştır. Daha dün televizyonlarda borcunu ödeyemeyen 77 yaşındaki Düzceli bir çiftçinin hapse girdiği, Lütfi Dede’nin köyündeki çiftçilerin postacı ve icra tebligatı görmemek için kaçtıkları haberleri yer aldı. Siz bu durumdan hiç mi üzüntü duymuyorsunuz. Bir kısım çiftçilerimiz Ziraat Bankasına ve Tarım Krediye olan borçlarını yüksek temerrüt faizleri dolayısıyla ödeyemez duruma düşmüşlerdir.
Tarım sektöründe çalışan 5 milyondan fazla insanımızın büyük bir çoğunluğu zaten gizli işsiz durumunda. Ancak hükümetin yanlış tarım politikaları sonucu bu insanlarda topraklarını bırakıp kente göçerlerse bu kadar insana nasıl istihdam, iş ve aş sağlayacağız.”
“AK Denilmesini İstiyorsanız AK İcraatlara İmza Atın”
Tarım ve Köyişleri bakanı Mehdi Eker tarafından açıklanan buğday alım fiyatlarıyla ilgili olarak gündem dışı söz olan MHP Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoy, konuşmasının sonunda son günlerdeki AK Parti-AKP polemiğine de değindi. Paksoy; “Biz muhalefet olarak vatandaşlarımızın sorunlarını sizlere bu kürsüden iletiyoruz. Lütfen bu sorunlara kulaklarınızı kapatmayın, nasıl olsa oy alıyoruz diye düşünmeyin. Partinize AKP değil de AK denilmesini istiyorsanız, sözde değil milletin gerçekte AK diyebileceği icraatlara imza atın. Beni sabırla dinlediğiniz için hepinizi saygıyla selamlıyorum” dedi.