ELSİAD, faaliyet bülteni adını verdiği dergisinin dördüncü sayısını çıkardı. Tarım sektörünün ele alındığı derginin bu sayısında Elbistan’ın sorunlarına da değinilirken, ELSİAD’ın yapmış olduğu etkinliklere de yer verildi.
Elbistan eski kaymakamı Tokat Valisi Dr. Recai, Akyel’in de Üretimin Niteliği başlıklı yazısının da yer aldığı dergide ELSİAD Başkanı Alaettin Arslan da Toplumsal kalkınmanın Şartları başlıklı yazısı ile kalkınmak için toplum olarak yapmamız gerekenlere değindi.
ELSİAD’ın kurulduğu günden bu yana Elbistan’ın gelişmesi ve kalkınması için çalışmalar yaptığını belirten başkan Alaeettin Arslan, yazısında şu ifadelere yer verdi; “2002 yılında kurulan derneğimizin önemli misyonlarda biriside bölgemizin yıllardır yapamadığı ve çok hak ettiği kalkınma temelinde gerçekleştirebilmesi için gerekli çalışmaları yapa bilmektir. Bildiğimiz gibi toplumu oluşturan unsurlar bireylerden başlar hep duyduğumuz bir örnek vardır. Herkes kapısının önünü süpürse sokaklarda çöpçüye ihtiyaç kalmayacağı diye; kalkınma, gelişme, üretim ve istihdam sözlerini konuşurken bu hamlelerin hep bölgemizde bir türlü yapılamadığından şikâyet eder dururuz. Sanki bu hamleleri yapacak bir folklor ekibi gibi bir ekip gelip bunu yapacak.
Yıllardır konuşup bekleyen bir yapımız var. İnsan biyografimize baktığımız zaman gerçekten akıllı bir toplumumuz var. Çok zeki ve becerikli insanların çıktığı bir bölgenin insanıyız. Ancak bu pozitifliğimizi bir ruh haline getirip bir sistem haline getirip her insana kendi öz güvenini kazandırıp başta fikir üretmek arkasında ilişki üretmek, arkasındanda eşya üretmek derken kalkınmış bir toplumun dinamiklerini ve beklediğimiz o ruhu yakalamanın adımlarını atmış oluruz.
Sözlerimin başında bahsettiğim gibi mükemmel bir coğrafyada yaşıyoruz. Yer altında, yer üstünde sayısız nimetlerle dolu çok kafası çalışan bir toplumumuz var. Ancak bu zekayı bir birimizin işiyle ne yaptığıyla uğraşmak yerine bahsettiğimiz fikirleri üretimin gayretini gütsek inanın çok daha farklı olunur. Gelişmiş toplumlar uzaydan gelen projelerle gelişmiyorlar. herkes akşam kafasını yastığa koyduğunda ailesi için toplumu için neler yapa bileceğini gerçekten 30 gece arka arkaya düşünse ve uygulamaya çalışsa inanın daha üretken bir insan oluruz ve kısa sürede daha üretken toplum oluruz. Sonrasında bilimin teknolojinin imkânlarında yararlanarak bu hamlelerin sanayileşmesini ve uluslar arası standartlara ulaşmasını sağlaya biliriz.
Geçtiğimize baktığımızda nasıl dünya arenasında söz sahip olmuşsak gelecekte dünyanın her alanda söz sahibi ola biliriz yeter ki kendimize güvenelim. Yeter ki dedi kodu ve bahane üretmek yerine fikir ve mantık üretmeye çalışalım. Bu duygu ve düşüncelerle sözlerime son verirken bölgemizin ve Anadolunun bir gün kükreyip bu arenada tekrar hak ettiği yeri alacağının ümidi ve temennisiyle saygı ve sevgilerimi sunuyorum.”
Ozan
[ 20 Mayys 2009 17:36 ]
Bence artık Elbistanımıza bir özel şeker fabrikası , buğdayımızın makarnalık kalitede olmasından dolayı makarna fabrikası daha sonrada çimento fabrikasıyla yeni istihdam iş alanları ile OSB ye geçişi gerçekleştirmeliyiz yoksa bu işsizler ordusu ile mücadele ve elbistanımızın gelişimi yetersiz kalır herkes santrale girme derdinde ama santralinde artık iş gücünü doldurduğunu düşünüyorum zaten şeker fabrikası yıllardır işci almıyor arık devleti bırakıp özel sermayeyi getirmeye bakmalıyız.Çalışmalarınızda başarılar dilerim..