27 Ekim 2009 Pazartesi günü başlayan seminerler 20 ‘şer kişilik gruplar halinde günde 3 grup olarak devam edip seminerler toplam 6 seanstır. Seminerlere katılımcı olarak Psikolog Umut Yılmaz katılıp İlköğretim 8. sınıf öğrencilerine okullarından gelen rehber öğretmen eşlik etmektedir.
Seminerle ilgili görüşlere yer veren Yılmaz Şu açıklamalarda bulundu.
Sınav kaygısı; Sınav öncesinde öğrenilen bilginin, sınav sırasında etkili bir biçimde kullanılmasına engel olan ve başarının düşmesine yol açan yoğun kaygıya sınav kaygısı denir.
Sınav kaygısı sınavın ilk yirmi dakikası içinde yoğun yaşanıyor, sınavın sonuna doğru belirtiler azalıyor. Kaygı yaşayan çocukların başarıları yüzde 40 – 60 civarında kalıyor.
Kaygının kaynağı nedir?
Sınav kaygısı sınav durumlarıyla doğrudan ilişkili olan bir kaygıdır. Bu kaygı, kişinin sınava yeterli şekilde hazırlanmasına ve başarılı olmasına engel olabilir. Sınav kaygısıyla ilgili belirtiler genellikle iki türdür; Duygusal ve Fiziksel.
Duygusal belirtiler; panik hissi, sinirli olma, ağlama, aşırı engellenmişlik hissi, şaşkınlık, unutkanlık, olumsuz düşünceler ve depresyon şeklinde sıralanabilir.
Fiziksel belirtiler ise kalp atışlarının hızlanması, mide bulantısı, titreme, kasılma, baş ağrısı veya aşırı terleme şeklinde ortaya çıkabilir. Bizler seminerlerimizde yer alan test ve uygulamalar sonucu öğrencilerimizin sınav kaygısı sonucu yaşanan duygusal ve fiziksel
belirtilerini tespit ederek kaygılarını en aza indirgemeyi amaçlıyoruz. ‘’ dedi.