Kızılcaoba Mahallesi’nde düzenlediği basın toplantısı öncesinde mahalle sakinleri ile sohbet eden BBP Elbistan Belediye Başkan Adayı Kürşat Babaoğlu, basın toplantısı öncesinde mahallede bir bayanla sohbet eden Babaoğlu, mahalle için hazırladığı projeden bahsederken, bayan da mahallenin kötü durumda olduğunu söyledi.
Daha sonra kameraların önüne geçen Kürşat Babaoğlu, Elbistan için hazırladığı kentsel dönüşüm projesi hakkında açıklamalarda bulundu.
Babaoğlu; “Karşımızdaki başkan adayları bir şehrin emanetini taşıyamayacak kadar yetersiz ve sığdırlar. Bir tanesi Elbistan’ı il yapacağız diye yola çıktı, hüsrana uğrayıp oturdu. Şimdi duyuyorum ki, biri de ‘Elbistan’ı il gibi yaptık’ diyormuş. Affedersin kardeşim, hangi il gibi? Şu an basın toplantısı yaptığımız yer, şehrin tam ortasında hükümet konağına 100, belediye hizmet binasına 200 metre mesafededir. El insaf! Elbistan’daki bu manzara Türkiye’deki hangi ilde, hatta hangi ilçede rastlanacak bir görüntüdedir?
Şehrimizde; Kızılcaoba, Kale mevki başta olmak üzere, Gecekondu bölgesi, Tepebaşı, Pınarbaşı ve Esentepe Mahallesinin bir bölümünde rehabilite ve imar değişikliğine ihtiyaç vardır. Şu an Kızılcaoba ve Kale mevkii maalesef tam bir harabe görünümündedir. Bu harabelerde ikamet etmek zorunda kalan vatandaşlarımızın bırakın yol, park vs. kamusal hizmetlerinden faydalanmak, can güvenlikleri bile risk altındadır. Çok küçük ölçekli bir depremde bu alanlardaki evlerin tamamı yıkılacak durumdadır. Allah muhafaza bir yangın çıksa çoğu birbirine bitişik olan bu evlere itfaiye hizmeti götürebilmek bile adeta imkânsızdır. Bu bölgelerde, güvenlik sadece iyi komşuluk ilişkileri ile sağlanmaya çalışılmakta; insanlarımız çaresizlik ve sıkıntılar arasında yaşam mücadelesi vermektedirler.
Bu problemlerin çaresi hem teknik olarak çok basit, hem de maliyet açısından belediyemize getireceği külfet önemsenmeyecek kadar azdır. Şimdiye kadar bu problemin çözülmemesinin sebebi, problemi çözmesi gerekenlerin kapasitelerinin, bilgi ve birikimlerinin yetersizliği ve önceliklerinin hizmet etmek olmayışıdır. Yapılması gereken öncelikle bu bölgelerin mevcut imar yapısı değiştirilerek, geniş cadde ve sosyal donatı alanları ile modern bir imar nizamına kavuşturulup, daha sonra, bütün bölge istimlaka tabi tutularak, bölüm bölüm çok katlı müteahhit hizmetine açılmasıdır.
Bölgede evi olan hemşerilerimize isterlerse istimlâk bedeli ödenecek; isterlerse istimlâk bedeli hariç hiçbir bedel alınmaksızın, bu bölgede yaptırılacak iskân alanlarında güvenli, kaloriferli, sıhhi ve modern daire sahibi olmaları sağlanacaktır. Yapmayı düşündüğümüz bu proje sayesinde, şu an için çok geniş bir alana yayılmış olan yerleşim, mevcut halinin beşte biri kadar bir alana taşınacaktır. Geriye kalan beşte dörtlük kısım ise sosyal donatı ihtiyacı, proje maliyetinin karşılanması ve kale bölgesinde ikamet eden hemşerilerimizin iskânı için kullanılacaktır.
Ulu Cami ve Selçuklu hamamı arasında kalan alan için, ilgili kuruluşlarla temasa geçilerek, varsa Elbistan’ın tarih ve kültür dokusuna ait tarihi kalıntı ve eserlerin gün yüzüne çıkarılması sağlanacak, bilahere bu tepemiz Elbistan’ın tam kalbinde bir park alanı hâline getirilecektir.
Aynı şekilde Pınarbaşı mahallesinin aşağı Türk köyü olarak bilinen kısmı, Tepebaşı mahallesinin bir bölümü ve Gecekondular diye tarif edilen bölge düzenlemeye tabi tutularak, bu bölgelerimizin de modern bir kent görünümüne kavuşturulması sağlanacaktır.
Kentsel Dönüşüm projemizle, kısıtlı imkânları yüzünden yıkıntı görünümlü yerlerde oturmak zorunda kalan hemşerilerimizi modern, kullanışlı, güvenli birer ev sahibi yapmakla kalmayıp, hem şehrimizi güzelleştireceğiz, hem de inşaat sektörünü canlandırarak, şehrimizin ekonomisine de katkı sağlamış olacağız.”