Bir dizi ziyaret ve incelemelerde bulunmak için Elbistan’a gelen Ünal, AK Parti İlçe Teşkilatı’nı ziyaret etti.
Ünal, parti binasına gelişinde; İlçe Başkanı Yunus Kaan Kısaca, Belediye Başkanı Durmuş Küçük, meclis üyeleri, parti yöneticileri ve partililer tarafından karşılandı.
Parti binasında düzenlenen programın açılış konuşmasını yapan AK Parti Elbistan İlçe Başkanı Yunus Kaan Kısaca, yaptığı konuşmada, şunları söyledi:
“İlçemizde çok büyük bir sorun yaşamadan seçimleri atlatmış bulunuyoruz. Seçim sonuçlarının ülkemize ve ilçemize hayırlı olmasını temenni ediyorum. Belediye başkanımıza yeni hizmet döneminde başarılar diliyorum. Zorlu bir seçim geçirdik. Bu zamana kadar Türkiye genelinde yapılan en zorlu olanlarından bir tanesiydi. Birlik ve beraberlik içerisinde çalışarak güzel bir seçim geçirdik. Ülke genelinde elde edilen seçim başarısını Elbistan’da da yaşadık. Seçimin kazanılmasında yapılan hizmetlerin büyük etkisi var.”
Başkan Kısaca’nın konuşmasının ardından mikrofona gelen Elbistan Belediye Başkanı Durmuş Küçük ise, “Seçimleri her türlü engellemelere rağmen kazandık. Kendi yaşantımda şahit olduğum, rüyamda dahi görsem inanmayacağım şekildeki engellemelere rağmen el ele vererek, bütün herkesle birlikte omuz omuza vererek adeta vatan savunması yapar gibi davranarak seçimden zaferle çıktık. Bunun için herkese teşekkür ediyorum. Şimdi hizmet zamanıdır. Önümüzde çok güzel bir hizmet dönemi açılıyor. Ankara’da Sayın Grup Başkan Vekilimiz çok hızlı hizmet etme yeteneğine ve gücüne sahiptir. Biz bunun kadrini kıymetini bilmeliyiz. Ufak tefek hadiseler büyük hizmetlere engel olmamalı, olamayacaktır, ben bunu kendi adıma söylüyorum” dedi.
İlçe teşkilatında partililerle bir araya gelen Ünal, 30 Mart yerel seçimlerinde emeği geçenlere teşekkür ederek şunları söyledi:
“30 Mart mahalli idareler seçimlerinde her biriniz kahraman gibi mücadele ettiniz. Hepinize yürekten teşekkür ediyorum. Muhalefete aldanmayın. İnsanlar iş yerine çoğu zaman konuşmayı tercih ederler. Çünkü konuşmak insanlara kolay gelir. İnsanlar eleştirmeyi, hariçten gazel okumayı severler. Ama meydana çıkmak mücadele etmek günü geldiğinde, yeri geldiğinde, inandığımız değerler uğuruna, davanız uğruna, yüceltmek istediğimiz ülkeniz için savaş vermek, kavga etmek cesaret gerektirir, yürek gerektirir, hareket gerektirir. Bunların her birini emekle bir çabayla ortaya koymayı gerektirir. Siz bunu başardınız. Onun için her birinize kahramansınız diyorum. Elbistan’ın hizmete, büyümesine ve daha çok gelişmesine katkı sağladınız. Elbistan teşkilatımıza yürekten ve canla başla çalışan belediye başkan adayımız Sayın Durmuş Küçük’e teşekkür ediyorum. Sizler ülkenin her yerinde, her noktasında, her bir kilometre karesi için bu ülkenin her bir vatandaşı için bu ülkenin bağımsız bir ülke olması mücadele ettiniz. 2023’te, 2053’te 2071 yılında çocuklarımızın bağımsız bir ülkede yaşaması, ekonomik anlamda bağımsızlığına kavuşması, dış politikada bağımsız hareket eden ve kendi egemenlik hakkına sahip bir ülke olması için çalıştınız. Kendi mukadderatına kendi karar verebilen, kendi iradesine müdahaleler olmayan, ülkesine operasyonlar yapılmayan bir ülkede çocuklarımızın yaşamasının savaşını verdik. Veriyoruz. Vermeye de devam edeceğiz.”
Bizim Ne Yapacağımıza Millet Karar Verir
Yerel seçimlerde milletin AK Partiye teveccüh gösterip, 2009 yerel seçimlerinde aldığı oy oranının üzerine 8 puan daha eklediğini belirten Ünal, şunları söyledi:
“Eskiden bilindiği üzere savaşlar kavgalar topla tüfekle olurdu. Artık insanoğlu mücadelesini, savaşını ve kavgasını son derece medeni, son derece çağdaş bir şekilde demokrasi içerisinde hukuk içerisinde sandıkta veriyor. Bu ülkede sandığa inanmayanlar, sandıkta tecelli eden millet iradesine inanmayanlar öncelikle buna saygı duymayı öğrenecekler. Şimdi mecliste bakıyoruz, sanki seçim olmamış, bunlar bir seçim yenilgisi yaşamamışlar, millet AK Partiye teveccüh gösterip, 2009 yerel seçimlerinin üzerine 8 puan daha AK Partiye oy vermemiş gibi davranıyorlar. Milliyetçi Hareket Partisine yüzde 16 oy, CHP’ye yüzde 20 oy vermiş. AK Partiye de yüzde 46 vermiştir. Millet yerel yönetimlerde iktidarı AK Partiye veriyorum demiştir. Sanki bu olmamış gibi davranıyorlar. Şimdi bakıyorsunuz, buyurgan bir dil, tepeden konuşan, emreden, siz şöyle yapmalısınız, böyle yapmalısınız diyorlar. Bir dakika. Bizim ne yapacağımıza millet karar verir. Siz kimsiniz ve ne hakla bize ne yapacağımızı söylüyorsunuz. İstişare edecekseniz, siyaset içerisinde müzakere edecekseniz olur. Ama aldığınız oy kadar konuşacaksınız. Milletin size gösterdiği teveccüh kadar konuşacaksınız. Milletin verdiği yetkiye saygı duyacaksınız. Milletin iradesine yani sandığa saygı duymasını öğreneceksiniz. Öyle yüzde 15 oy alıp, yüzde 100 gibi konuşamazsınız. Devletin sahibi, milletin sahibi, Türklüğün sahibi gibi konuşamazsınız. Bu konuşma yetkisini millet verir. Milletin dışında da bunu belirleyecek irade ve güç artık yoktur. Bunu unutun. Bunu Türkiye’nin içselleştirmesi, kabul etmesi gerekir. Çünkü egemenlik hakkı dediğimiz hakkı milletin elinden aldılar. Mustafa Kemal Atatürk, 1924 Anayasasında açık bir şekilde egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğunun altını çizdi. Egemenlik kime aittir. Millete aittir. Egemenlik nedir? Egemenlik bir milletin kendi mukadderatı hakkında karar verme hakkıdır. Bir konuda karar verilecekse bu kararı Ahmet, Mehmet ya da bir grup, bir zümre veremez. Kim verir bu kararı, milletin bütünü verir. Milletin bütünü egemenlik hakkını nerede kullanır? Sandıkta kullanır. İşte buna saygı duyacaksınız. Millet egemenlik hakkını sandıkta kullandı. Milletler karar verme hakkını peki nasıl kullanıyor? Temsilcileri eliyle kullanıyor. Artık Türkiye’de bu son seçimle birlikte bir şey kesin ve net olarak ortaya çıkmıştır. Millet kendi iradesi üzerinde oyun oynanmasına asla izin vermiyor, müsaade etmiyor. Kasetle, şantajla, montajla siyaset dizayn edilmez.”
Millet İradesine Sahip Çıktı
“Bu seçimler milletin kendi egemenliğine, kendi iradesine, sandığına demokrasisine sahip çıktığı seçimlerdir” diyen Ünal, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi:
Siyaset yapacaksanız, iktidar oyunları oynamak istiyorsanız bunun yolu bellidir. Siyasete girersiniz, parti kurarsınız. Millete projelerinizi, planlarınızı anlatırsınız. Millet sizi tartar. Milletin tartısı terazisi şaşmaz. Ya size teveccüh eder, ya da size sen kenara çekil bakalım der. İktidar yolu siyasetten geçer. Milletin onayından geçer. Milletin teveccühünden geçer. Milletin teveccühünü almadan biz Türklüğün sahibiyiz, biz devletin sahibiyiz gibi ortada dolaşıp milletin teveccüh gösterdiklerinizde aşağılayarak gezmek yok. Bu seçimler milletin kendi egemenliğine, kendi iradesine, sandığına demokrasisine sahip çıktığı seçimlerdir. Bu seçimler Recep Tayyip Erdoğan’a oynanan oyunları, AK Partiye oynanan oyunları milletin görüp bozduğu seçimlerdir. Bu seçimler milletin geleceğine istikrarına, büyümesine dair hiçbir projeleri olmayan hiçbir önerileri olmayan ve meydanlarda yalanlardan ve iftiradan başka bir şey konuşamayan kifayetsiz muhterislerinde dersini aldığı seçimlerdir. Meydanlarda hiç duydunuz mu şunu yapacağız, bunu yapacağız dediklerini. Yok yapamazlar. Bugüne kadar bu ülkede bir çivi çakmamışlar, taş üstüne taş koymamışlar. Yok. Durduğunuz yer çok önemli, verdiğiniz mücadele çok kıymetlidir. Siz emeğinizle çabanızla yaptığınız siyasetle yol arkadaşlığınızla her birimiz, her biriniz bulunduğunuz yeri ayağa kaldırarak, hep birlikte Türkiye’yi ayağa kaldırıyoruz. Milletin iradesine sahip çıkıyoruz. Bunlar Türkiye’yi uluslar arası alanda dünyaya şikâyet ediyorlar. Seçimden önce yaptıkları operasyonlarla seçimden sonra oluşturdukları belgelerle Türkiye’yi Suriye’de savaş suçlusu yapabilir miyiz? El Kaide üzerinden Türkiye’yi uluslararası alanda zor duruma düşürebilir miyiz? Kendi gazetelerinde ne olduğu belirsiz bir gazetecinin, ‘Suriye’de kimyasal kullanılmasında Türkiye’nin sorumluluğu vardır’ gibi bir iftirayı manşetlerine taşımaktan utanmayanlar, çekinmeyenler ve Elbistan’da siz yaşadınız, bir siyasi partinin SKM’si gibi çalıştılar. Millet her şeyi görüyor.”