30 Mart yerel seçimleri öncesinde beldelerdeki miting çalışmalarını sürdüren MHP Elbistan Belediye Başkan Adayı Abdullah Paksoy, Büyük Yapalak Kasabası’nda miting gerçekleştirdi.
MHP Elbistan Belediye Başkan Adayı Abdullah Paksoy’un ziyareti Büyük Yapalak Kasabası'nda yaşayan belde sakinlerince kurban keserek karşılandı.
Büyük Yapalak Kasabası’nda düzenlenen mitingde vatandaşlara hitap eden MHP Elbistan Belediye Başkan Adayı Abdullah Paksoy, şunları söyledi:
“Maraş’ın büyükşehir belediyesi olmasından dolayı artık Büyük Yapalak Kasabası Elbistan’ın bir mahallesi. Elbistan’ın değil, benim mahallem. Ben bir sene sizin suyunuz içtim, havanızı soludum, sizle beraber yaşadım. Ortaokulun birinci sınıfını Büyük Yapalak Kasabası’nda okudum. O yüzden diyorum ki ben bir Büyük Yapalaklıyım.
Biz doğruluk üzerine siyaset yaptığımız için, bugün bu coşku ve sevgiyle karşılandık. Bu coşku ve sevgi hiçbir zaman unutulmaz. Bizlerin sizlere büyük bir sevgisi var. Bunu unutmayın. Bu sevginin çocuklarımıza, büyüklerimizin açtığı kapıda kıyamete kadar sürdürmeye var mısınız. O zaman ben de diyorum ki büyüklerimizin açtıkları kapıyı kıyamete kadar benim çocuklarımdan tutun, ailemizin çocuklarından tutun, sürdürmeye söz veriyorum.
Orada bir yazı görüyorum ‘Kimsenin etkisi olmadan buradayız’ onun için mitinglerimiz böyle coşkuyla sevgiyle gelişiyor.
Tüm Yapalaklılara sesleniyorum, işte büyüklerim, çocuklarımız, ablalarımız hepsi burada sizler için geldi.
Ben şunu da söylemek istiyorum; inşallah 30 Mart’ta belediye başkanı olarak Büyük Yapalaklılar olarak o belediyeye hep beraber gireceğiz.
Maraş Belediyesine 10 bin tane işçi alacağım diyor. Yalan. Bunlar yalan. Maraş Belediyesi gelip de Elbistan’dan işçi almaz. 10 bin tane işçi Maraş Belediyesinin bütçesine yetmiyor. Ama ben diyorum ki bu coşkuyu bu sevgiyi gördükten sonra Yapalak işçi alımında en önde geliyor. Bu konuda hiç endişeniz olmasın. Ben Elbistan Belediyesi’ne diyorum.”
MHP Elbistan Belediye Başkan Adayı Abdullah Paksoy, Büyük Yapalak Kasabası’ndaki mitingin ardından Çiçek Köyü’ne geçerek burada düzenlenen mitinge katıldı.
Paksoy Çiçek Köyü’ndeki mitingde yaptığı konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Bizleri böyle coşkuyla, sevgiyle buraya kadar gelip sloganlar atarak bizleri desteliyorsunuz, bizim için en büyük gurur kaynağı bu. Çiçeklerinin benim yanımda yeri başka. Çiçek mahallemiz benim dönemimde hizmete doyacak. Meydanlarda yalana, dolana, yeşile son diyoruz. Bugün Çiçek mahallemiz yalana, talana, dolana son vermek için bu meydanlarda buluşmuş, bizleri bu sevgiyle karşılamış. Allah razı olsun sizlerden. Çiçek mahallemizin sorunlarını, sıkıntılarını biliyorum. Başta çiçek mahallemizin su problemi var. Bu Elbistan Belediyesi için sorun değil. Göreve geldiğim zaman, Çiçek Mahallesi’nin su problemini çözeceğim.
Son 6 ayda Elbistan Belediyesi’nin gayrimenkulü olan itfaiye, Ekinözü garajını, bunları sattı. Bu 6 ayda 20 trilyon belediyenin kasasına girdi. Ama şöyle bir bakıyorsunuz ki Elbistan Belediyesi bu 20 trilyonu ne yaptı? Yatırıma dönüştürmedi. Biz bunun için, Çiçek mahallemizle hesap sormaya geliyoruz.
Allah göstermesin bunlar başa geldiği zaman aynı şekilde hizmet etmeyecekler. Onun için 30 Mart’ta sandığa gittiğinizde herkes elini vicdanına koyacak. Bunların ne olduğunu2009-2014 yılında tüm Elbistanlılar gibi Çiçekli hemşerilerimiz de görüp oylarıyla bizi o belediyeye oturtacaklar. Hem de çiçek halkıyla hep beraber gireceğiz, bunu buradan söz veriyorum.
Bütün beldelerimizi kasabalarımızı gezdiler. Önce şunu diyorlar, Ey Büyük Yapalaklılar, ey Çiçekliler Maraş Belediyesine 10 bin tane işçi alacağım. Yalan. Bunlar yalan. Maraş Belediyesi gelip de Elbistan’dan işçi almaz. 10 bin tane işçi Maraş Belediyesinin bütçesine yetmiyor. Bunların tüm söyledikleri yalan. Biz bunların hesabını sormaya geliyoruz.
Biz diyoruz ki biz hizmete geliyoruz. Çiçek mahallesine hizmet geliyoruz. Çiçek mahallemizde gençlerimiz bizden futbol sahası istedi. Futbol sahalarını yapmaya geleceğiz. Biz çiçeğin yollarını yapmaya geleceğiz. Biz bunları diyoruz ama onlar bunları diyemiyor. Çok şükür alnımız açık, başımız dik ki böyle sözler veriyoruz burada.”