Türk halkının insani yardımlar konusunda tarihi ve kültüründen kaynaklanan güçlü bir geleneğe sahip olduğunu ifade eden Türk Parlamenterler Birliği Genel Başkanı Nevzat Pakdil, “Türk halkı ve kurumları doğal afetler, savaş, yoksulluk ve toplumsal çatışmalar nedeniyle zor durumda kalan ülkelere yardımda bulunmayı insani bir görev ve uluslararası toplumun istikrarında önemli bir unsur olarak görmektedir. Türkiye, bu düşünceden hareketle ırk, din, dil, cinsiyet farkı gözetmeksizin ihtiyaç duyulan yerlere, süratle ve imkânların elverdiği ölçüde insani yardım ulaştırmaya gayret etmekte, bu amaca yönelik uluslararası çabaları her zaman desteklemekte ve katkıda bulunmaktadır. Bu gayretlerin başında da Türk Kızılay’ı yer almaktadır. Türk Kızılayı 145 yıllık mazisiyle, yalnız ülkemizde değil, dünyanın dört bir yanındaki mazlumların, mağdurların ve ihtiyaç sahiplerinin imdadına koşmaktadır. Savaş ve doğal afetlerin olumsuz etkileri sonucu açılan yaraların sarılmasında ciddi katkılar sağlamaktadır” ifadelerine yer verdi.
TPB Genel Başkanı Pakdil, açıklamasını şöyle sürdürdü: “1980’li yılların ortalarından itibaren bazı ülkelere gıda yardımı şeklinde başlayan insani yardımlarımız, son yıllarda kayda değer bir ivme kazanarak dünyanın birçok bölgesine yayılmış, ayrıca nicelik ve nitelik bakımından de çeşitlenerek, gıda dışında birçok alanı da kapsar hale gelmiştir. Türkiye, Güneydoğu Asya Depremi, Pakistan’daki deprem ve sel baskınları, Haiti ve Şili Depremlerine kadar dünyanın her yerinde olmuştu. Somali’de kuyu açma çalışmalarından, Myanmar’ın Arakan Bölgesinde aç ve çaresiz kalan insanlara yapılan yardımlar insanımızın ne kadar sorumluluk duygusu içerisinde hareket ettiğinin bir göstergesidir. Türk Kızılayı’nın, bu sınır tanımayan faaliyetlerinden dolayı tebriklerimizi sunuyor, vatandaşlarımızın var olan desteklerini de sürdürmelerini diliyorum.”
Küresel İnsani Yardım kuruluşuna göre, Türkiye’nin dünya genelinde en çok insani yardım yapan 4. ülke olduğunu hatırlatan Pakdil, “Güçlü ve lider bir Türkiye’nin dünyadaki mazlum ve mağdur halklar için bir kurtuluş reçetesidir” diyerek açıklamasını tamamladı.