Doğalgazdan A Termik Santralinin devrine, Elbistan’ın tarihinin gün yüzüne çıkarılmasından barajlara kadar önemli konularda açıklamalarda bulunan AK Parti Grup Başkanvekili Ünal, “Şimdi Elbistan söz konusu olduğunda hepimizin siyasi görüşlerini bir kenara bırakmamız gerekiyor. Elbistan ile ilgili dertlerimiz bir diyerek, herkesin siyasi kimliğini bir kenara bırakarak, Elbistan için el ele vermesi gerek” dedi.
Botaş ve EÜAŞ Arasında Doğalgaz Anlaşması Yapılacak
Doğalgaz Boru Hattı projesi ile ilgili açıklamalarda bulunan Ünal, şunları söyledi: “Proje alt değeri bulunmadı diye doğalgaz projesini iptal ettiler. Nedir proje alt değeri dedik. 902 bin TL. Peki, kaç firma girdi ihaleye 6 firma. 6 firmadan en düşük teklifi kim verdi. İşte 1 milyon 102 bin lirayla bir firma verdi. Peki niye vermediniz. 200 bin lira fark vardı, vermedik. 200 bin lira fark vardı vermediniz de, peki bir dahaki sefer ihaleye çıktığınızda tekrardan alt birim değeri bulamazsanız ne yapacaksınız. Bir daha mı bunu iptal edeceksiniz. Dediler ki bu alt birim değeri bulana kadar bu ihaleyi iptal edeceğiz. Şimdi yeni bir çözüm bulduk. BOTAŞ ile EÜAŞ bir sözleşme imzalayacak. Dolayısıyla EÜAŞ bu ileti boru hattını yapma işini yapacak. Bir sözleşmeyle devredecek. 2 yıl Kalkınma Bakanlığı, EÜAŞ, BOTAŞ arasında bu iş gitti geldi. Tam 2 yıl. Şimdi tekrardan 5 ay gibi bir zaman kaybettik. Ben bir tarih vermiştim 1 Kasım 2014 diye. Maalesef 1 Kasım 2014’te doğalgaz burada olmayacak. Ama muhtemelen doğalgaz boru hattının döşeme işi bitmiş olacak. Yani 1 Kasım 2014 evlere doğalgaz verme tarihi olarak belirtmiştik. Bu ihale iptali ile birlikte 5 ay gibi bir süre gecikme söz konusu oldu.”
A Termik Santralinin Satışı
A Termik Santralin satılmasın konusuna da değinen Grup Başkanvekili Ünal, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Oradaki temel sorun şu 1997’de ERG firması diye bir firma orayı alıyor. Bunların mahkemedeki sorunları bir türlü bitmedi. Şimdi en son Enerji Bakanlığı ile sözleşme anlaşmasına geldiler. Oranın yenilenmesine dair bir anlaşma yapıldı. Bizim oradaki talebimiz şu. Hem yeni yapılacak 2 santralle ilgili hem de bu A Termik Santralle ilgili bizim birinci önceliğimiz. Şimdi maalesef devlet yıllarca su kaynaklarını yok etti burada. Bitki örtüsünü yok etti. İnsan kaynaklarına sağlık açısında çok büyük zararlar verdi. Niye? A ünitesine filtre takmadılar, B ünitesine takılan filtreler sadece külü tutuyor. Karbonmonoksidi, karbondioksiti tutmuyor. Şimdi bunların iyileştirilmesi, yeni yapılacak 2 ünitenin ise tamamen çevre duyarlılığına dayalı olarak yapılması konusunda çalışma yapıyoruz.”
Elbistan İçin Herkes Beraber Hareket Etmeli
Elbistan söz konusu olduğunda herkesin Elbistan için birlik beraberlik içerisinde olması gerektiğini belirten Ünal, konuşmasının devamında şunları söyledi: “Şimdi Elbistan söz konusu olduğunda hepimizin siyasi görüşlerini bir kenara bırakmamız gerekiyor. Çünkü hepimiz burada büyüdük, burada yaşadık, bu okullarda okuduk ve hepimiz Elbistan deyince zihnimizde Elbistan’ın dertleri, sorunları ve hayallerimiz ortaktır. Elbistan ile ilgili dertlerimiz bir. Şimdi Gaziantep bunu çok güzel yapıyor. Gaziantep söz konusu olduğu zaman Gaziantepliler siyaseti rafa kaldırır. Dolayısıyla biz de Elbistan’da başarabilirsek yani Elbistan’ın temel sorunları konusunda birlikte istişare edebilir, birlikte konuşabilir ve tabiî ki bizimde eksiklerimiz, yanlışlarımız, görmediklerimiz ya da yanlış yaptığımız şeyler olacaktır, olmuştur. Ama bunlar istişareyle, diyalogla, konuşarak, katkıya açık bir süreç bundan sonra takip etmemiz gerekiyor. Yani bunu açık yüreklilikle söylemem gerekiyor. Ben doğalgazın gelişi için 1 Kasım 2014 demiştim. Ama şu sebepten dolayı maalesef bu olmadı diyebilmem gerekiyor. Bunu diyebildiğimiz oranda, birbirimize açık olduğumuz oranda, inşallah Elbistan’ı el birliğiyle ayağa kaldırırız. Şimdi belki haberiniz olmuştur. Ulu Camii merkeze alarak eski Elbistan’ı tekrardan ayağa kaldıralım. İnsanlar Elbistan’a geldiği zaman kardeşim Elbistan burası desinler. Yani Ulu Camii, arkadan Dulkadiroğlu Sarayı, arkasında Selçuklu Hamamı, Ümmetbaba ve Çarşı Atik Camii ve Ceyhan Camii bu adayı içine alan Beypazarı örneğinde olduğu gibi, Odunpazarı’nda olduğu gibi oraları tamamen kamulaştırıp, eski Elbistan evlerinin oralara tekrardan yapılacak. Mesela Elbistan Osmanlı Sarayı’na 5 gelin vermiş. Ben oraya 5 tane konak yapalım, 5 konağa her bir gelinin ismini verelim. Nevbahar Sultan, Sitte Hatun ismini verelim ve o konaklar da o gelinlerin hikâyesi anlatılsın. Dolayısıyla aynı şekilde bu tarihi binayı Polisevi’ni merkeze alarak Hükümet Konağına kadar burayı kamulaştırıp, buranın mimari dokusuna uygun şekilde burayı bir kampüs yapalım. Yani adliyeyi de buraya alalım tekrardan. Adliye, Hükümet Konağı, Polisevi burası bir kampüs şeklinde olsun. Vatandaş buraya geldiğinde burada bütün sorunlarını çözsün öyle gitsin. Zaten şuradaki parkla bura birleştiği zaman geniş bir ada oluşuyor. Ceyhan’ın öbür tarafında da Ulu Camii etrafında tarihi ada ortaya çıkarıldığı zaman biz Elbistan’ı kurtarmış oluruz. Bunu el birliği ile yapmamız gerekiyor. Bunu hep birlikte yapmamız gerekiyor. Yani bunu Ahmet yaptı, Mehmet yaptıdan ziyade bunu kardeşim Elbistanlı yaptı. Elbistan’ın insanlarının aklı hep birlikte bunu ortaya çıkardı diyebilmeliyiz. Yine aşağı tarafta Kıral Camii’nin karşısında İlçe Tarım’ın bir yeri var. Şuan mezbele durumdadır. Orayı alacağız inşallah. Orayı geniş bir alan yapacağız. Orayı yeşillendireceğiz. Köy garajının orada çok ciddi anlamsız bir çirkinlik oluşuyor. Orayı tekrardan katıp pafta pafta bir şekilde şehri yeniden, şehrin ruhunu, karakterini ayağa kaldırmak gerekiyor. Çünkü önümüzdeki süreçte artık şehirlerin ruhu, karakteri konuşulacak. Elbistan’ın karakteri budur. Birisi Elbistan’a geldiği zaman Elbistan burası kardeşim, tarihi bu, hikâyesi bu, Alaüddevle’nin hikâyesi budur, Kılıç Arslan’ın hikâyesi budur, burada bu yaşamıştır, bunu verebildiğimiz zaman hep birlikte bu kuşak çok hayırlı bir iş yapmış olacak. Bunu da Allah’ın izniyle hep beraber yaparız diye düşünüyorum. Bir de bundan sonraki süreçte işimiz biraz daha zorlaşıyor. Çünkü köylerde mahalle olduğu için oralara daha çok hizmet götürmemiz gerekiyor. Gaziantep Avrupa Birliği fonlarından ne kadar para kullandı biliyor musunuz? 30 milyon Euro kullandı.”
“Elbistan’ı Büyütüp İl Yaparız”
Elbistan’ın il olabilmesi için il olmadan önce büyümesi gerektiğini söyleyen Grup Başkanvekili Ünal, konuşmasında şu sözlere yer verdi: “Orada çok temel bir ayrım var. Ben dedim ki Elbistan’ı il yapıp büyütemeyiz. Kilis örneği var çünkü. Kilis şuanda Antep’te ayrıldığına bin pişman. Orada kavruldu kaldı Kilis. Elbistan’ı il yapıp büyütemeyiz. Bu yanlış bir strateji. Elbistan’ı büyütüp il yaparız dedim. Elbistan’ı il yapıp büyütmek yerine Elbistan’ı büyütüp il yapmak lazım. Ama büyütmekte maksadım şu. Kaynaklarını büyütmek, potansiyelini büyütmek, insan kaynağını büyütmek bunları kastediyorum. Yani nüfus olarak demiyorum. Mesela burada 306 bin nüfus yaşıyor. Ben inanıyorum ki şu dediklerimizi yaparsak 10 yıl içerisinde zaten Elbistan bir cazibe merkezi haline gelecek. Şimdi 12 milyar dolarlık bir yatırım daha alacak Elbistan. O yatırım da geldikten sonra zaten bölgenin cazibe merkezi haline gelecek Elbistan. Fakat bu yatırımlar yapılırken eski hataların yapılmaması gerekiyor. Yani 2 tane büyük termik santral çok anlamsız yerlere yapılmış, adeta ovayı imha etmiş. Dolayısıyla yeni yapılacak santrallerin daha doğru yerlere ve çevreye duyarlı santraller olması gerekiyor. 12 milyar dolarlık yatırım aldıktan sonra biz şehrin gelişmesini de, büyümesini de bu planlama etrafında yaptıktan sonra ve şimdi Afşin ile Elbistan’ı birleştirecek adımlar atıyoruz. Bundan sonraki bütün yatırımlarımızı Elbistan ile Afşin arasına yapalım. Mesela bölge hastanesini Şeker Fabrikası’nın oradan aldık. Karaelbistan’a koyduk ki çünkü fiili olarak Elbistan ile Afşin birleşti. Nasıl birleşti? Çünkü bütün aradaki köyler mahalle haline geldiği için aslında birleştiler. Şimdi Elbistan ile Afşin’i birleştirmek, Ekinözü ve Nurhak’ın Elbistan’a bağlantısını güçlendirmek, Göksun zaten kendiliğinden bu üçgenin içerisine girecek. Şimdi burası kaçınılmaz olarak bir il haline gelecek. Ama şu olursa 2 tane fizibilite raporu çıkardık. Bir bu Kısık’tan Maraş-Elbistan demir yolu 2 milyar TL fizibilitesi çıktı. Dedik ki yol yaparsak 600 milyon TL fizibilitesi çıktı. Şimdi bu yol yapıldıktan sonra Maraş ile Elbistan’ın arası 80 kilometreye düşüyor. 80 kilometreye düştükten sonra bu Elbistan’ı Maraş’a bağlamıyor. Maraş kanalıyla Elbistan’ın Akdeniz ve bölgeye inmesini sağlıyor. Dolayısıyla o Elbistan’ın planladığımız hızlı büyümesini hızlandıracak bir yapı oluşturuyor. Ben şuna inanıyorum. Önümüzdeki 10 yılda inşallah bu planlamaları yaparsak, el ele vererek bu işleri yürütürsek, Elbistan kendiliğinden il olur. Çünkü Elbistan Malatya’ya 90 kilometre, Maraş’a 170 kilometre. Elbistan kendi havzasında özel bir yer zaten. Ben önümüzdeki 10 yıl içinde bunun gerçekleşeceğini düşünüyorum. Elbistan’ın butik bir il olacağını düşünüyorum. Ama bunun önce gerçekten planlamasını yapmak gerekiyor.”