Şahin, Mısır ve Suriye’de yaşanan olaylara da dikkat çekerek, mazlum Müslüman halkı katleden zihniyetleri şiddetle kınadıklarını sözlerine ekledi.
Şahin, “Üyelerimiz genel kurullarda demokratik haklarını kullanamıyorlar ve özgürce kendilerini ifade edemiyorlar. 14-15 Eylül tarihlerinde yapılacak olan Şeker-İş Genel Kurulunun, geçmiş yıllarda şube kapatan zihniyetin devamlılığı niteliğinde olacağı endişesini taşıyoruz” dedi.
Şahin, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“3 yıl önce şube genel kurullarında seçimle delege seçtiren şubeler olarak, 3 yıl sonra üst kurul delege sayılarının değiştiğini, seçilmiş delegenin seçme ve seçilme haklarının ortadan kaldırıldığını görüyoruz. Şeker-İş genel kurullarının iki kez Elbistan’da olmak üzere birkaç şubede de dürüstlük kurallarına uymamaktan, sendika içi demokrasiyi geliştirmemekten, yanlış yorum ve uygulamalarla mahkemede kendilerine avantaj sağlamaktan mahkûm olmuş Şeker-İş’in, bu suçluluğu üzerinden atması gerektiğine inanıyorum. Demokratik hakların savunuculuğunu yapan şubemiz, dün olduğu gibi bugünde demokrasi mücadelesini sürdürecektir. Şeker-İş’te her türlü demokratik zemin oluşumlarında elinden gelen katkıyı sağlayacaktır.”
Şube ve şube üyeleri olarak hiç kimseyi hedef almadıklarını belirten Şahin, sözlerine şunları ekledi: “Bu genel kurulda şubeler ve üyeler arası ayrımcılığa, bölgeciliğe, güçlünün haklılığına imkan veren maddelerin şeklen tüzüğe uyarlanması ve yorumlanması için danışmanlar tutuluyor. Genel kurulların iradesine gölge düşürüyor. 14-15 Eylül’de yapılacak genel kurulun sendika içi demokrasiye katkısının olması ve insan onuruna yakışır şekilde geçmesi ve hayırlar getirmesini dilerim.”