Mayıs ayı içerisinde Belediye Başkanı Durmuş Küçük’ün daveti üzerine Elbistan’a gelen Tarihçi-Yazar Talha Uğurluel’in geniş bir prodüksiyon ekibi ile hazırladığı program, TRT Türk Televizyonunda yayınlandı.
‘Tarihin İzinde’ isimli programına bu hafta Elbistan’ı konu eden Uğurluel, görüntülerin ilk dakikalarında yaptığı sunumda, şu cümlelere yer verdi:
“Elbistan coğrafyasındayız ve yüzümüzü hangi tarafa çevirsek buram buram tarih kokan bir coğrafyayla karşılaşmaktayız. Burası o kadar eski bir coğrafya ki; gözümüzü çevirip dağların eteklerine, ovalara, yaylalara baktığımızda birçok tümülüs görüyoruz.”
Elbistan Ulu Camiye programda geniş yer ayıran Uğurluel, “Tabi bu camiye baktığımız zaman örtü sistemi olarak Osmanlı’yı görsek te, aslında bu eserin temellerinde biz birinci dönem Anadolu beyliklerinin hemen devamında gelen ikinci dönemin en önemli ve en uzun yaşamış beyliklerinden birini, Dulkadiroğulları Beyliğini görüyoruz. Elbistan Dulkadiroğulları Beyliği’nin en önemli başkenti idi. Yavuz Sultan Selim’in dedesi Alavuddevle işte burada yaşıyor, buradan hükmediyor ve Elbistan Ulu Camide namazını kılıyordu” diyerek, caminin geçmişine ışık tuttu.
Tarihçi-Yazar Talha Uğurluel, mayıs ayında çekimler için geldiği Elbistan’da, ilçenin tarihi yapısı karşısında hayranlığını gizleyemediğini ifade ederek, şu açıklamayı yapmıştı:
“İnsanlar artık kendi memleketinde, mahallesinde bir medrese, böyle bir hanın, bir manastırın dilini öğrenmek istiyor. Bu amaçla biz dedik ki; mantı, dolma, kebap, sarma değil de, sır tarihi ve sanat tarihini anlatan bir çalışma yapalım. Bir aydır çekimler devam ediyor. İstanbul merkezi çekiyoruz, Anadolu’yu çekiyoruz. Bu amaçla Elbistan’a da geldik. Moğolların dünya tarihinde iki büyük yenilgisi var. Bu iki yenilgiden biri olan 1277’de Elbistan Savaşı burada oldu. Kimse bunu bilmiyor. Yoksa Moğolların, Baybars canını okumuştur. Burası o anlamda çok özel bir yer. Elbistan’da yer alan Ulu Cami’nin, Mimar Sinan’a ilham kaynağı olan muhteşem bir eser. Baybars Çeşmesi’nden de çok etkilendik. Belediye Başkanımızın girişimiyle bir çeşme yapılmış. Biz bunu duyduk çok hoşumuza gitti. Çokta orijinal yapılmış, Osmanlı, Memluklu, Selçuklu sentezi olmuş. Hem sahip çıkmayı desteklemek, hem de Elbistan’daki bu tarihi değerleri ortaya koymak amacındayız. İkincisi, bu aralar Kanuni Sultan Süleyman çok merak ediliyor. Kanuni’nin annesi Hafize Hatun, Babası Yavuz Sultan Selim. Bakıyorsunuz Kanuni’nin babaannesi Trabzon’da yatan Gülbahar Hatun Elbistanlıydı. Buralardan kalkıp gelin gitti. İkinci Bayazıt’la evlendi. Bu anlamda Elbistan kıymetli bir yer. Biz burada çekimlerimizde hem Memluk’u, Baybars’ı, Moğol yenilgisini, Ayşe Gülbahar Hatun’u konuşacağız. Osmanlı’daki çok evlilik ama o çok evliliğin arkasındaki fedakârlık, birbirlerini göremeyen ve sancaklarda ölen anneleri anlatacağız. Hiç birisinin mezarı İstanbul’da değil, farklı yerlerde. İçinde bulunduğumuz Ulu Camide önemli, Mimar Sinan’a ilham olmuş bir cami burası. Bir ana kubbeye 4 yarım kubbe, İstanbul’da Şehzadebaşı’nın ilham eseri budur. Bu anlamda çok önemlidir.”