KMTSOO, geleneksel iftar davetini gerçekleştirdi. İş, birükrasi ve siyaset dünyasını bir araya getiren iftar davetine Kahramanmaraş Valisi Şükrü Kocatepe, Ak Parti Grup Başkan Vekili Mahir Ünal ile Kahramanmaraş Milletvekilleri Prof. Dr. Mehmet Sağlam, Nevzat Pakdil, Yıldırım Mehmet Ramazanoğlu, Sevde Beyazıt Kaçar, Sıtkı Güvenç, Mesut Dedeoğlu, Adalet Bakan Yardımcısı Av. Veysi Kaynak, Belediye Başkanı Mustafa Poyraz, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Küçük, Adalet Komisyonu Başkanı Turgay Ateş, KSÜ Rektörü Prof. Dr. M. Fatih Karaaslan, Ak Parti İl Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, CHP İl Başkanı Esat Şengül ve Kahramanmaraş iş dünyasından çok sayıda sanayici ve işadamları ile kamu kurumlarının yöneticileri katıldı.
Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan iftar davetinde bir konuşma yapan KMTSO Başkanı Kemal Karaküçük, Kahramanmaraş’ın bugün Türkiye’nin en avantajlı şehirlerinden birisi haline geldiğini belirtti. Şehirdeki girişimcilik ruhu ile sanayi kültürü sayesinde ekonomik şartların her geçen gün daha da iyileştiğini ifade eden Karaküçük, bu nedenle geleceğe daha da umutla baktıklarını söyledi.
Kahramanmaraş’ta son 5 yıl içinde 5 milyar dolara yakın özel sektör yatırımına imza atıldığını anımsatan Karaküçük, bu yatırımlarla beraber yıllık sanayi hasılası 3,5 milyar dolara, dış ticaret hacminin ise 2 milyar dolara yaklaştığını vurguladı. Karaküçük, şöyle konuştu; “Yapılan son yatırımlarla sosyal görüntüsü de değişmeye başlayan Kahramanmaraş, 2023 yılında hangi noktada olmak istediğini de belirlemiş, hedeflerini koymuş bulunmaktadır. Türkiye’nin dünyada en gelişmiş ilk 10 ülkesi arasında yer almayı hedeflediği gibi, Kahramanmaraş da Türkiye’nin en gelişmiş ilk 10 şehri arasında bulunmayı ana hedef olarak belirlemiştir. Bu hedefi yakalayabilmek için, üretim miktarını, katma değeri ve ihracat oranını daha yukarılara çekerek, metal eşya, hazır giyim ve konfeksiyon, ayakkabı, altın işleme, makine, tarım ve su ürünleri sektörlerinin ihracattaki payını artırmak durumundayız. ‘Türkiye 2023 Vizyonu’ çerçevesinde 500 milyar dolar ihracat hedefi Anadolu kentlerinin üretim ve ihracatını artırmasıyla gerçekleşebilir. Bunu da ancak yatırım, üretim ve ihracat konusunda var gücüyle çalışan, krizlere rağmen büyümesini devam ettiren Türk sanayicisine dolayısıyla Türk işçisi, Türk emeği, Türk sermayesi ve Türk ürünlerine destek olarak sağlayabiliriz.”
Son dönemde ülkeyi gerginleştiren sokak gösterilerinin de Türkiye’ye zarar vereceğine işaret eden Karaküçük, “Türkiye’nin önü açıktır ve başta Avrupa Birliği olmak üzere önemli dengeleri değiştirecek potansiyele sahiptir. Özellikle içinde bulunduğumuz Ramazan ayı itibariyle, Türkiye bir kez daha kenetlenmeli ve bu dış kaynaklı senaryoları bertaraf etmelidir. İnsanlarımız taleplerini demokratik yöntemlerle ortaya koymalı ve Türkiye bu konuda dünyaya ders vermelidir. Aksi takdirde, bu sokak gösterileri Türkiye’yi, Irak, Suriye ve Mısır’ın durumuna düşürmek, demokrasi sürecini engellemek ve en gelişmişler arasına girme hedefini zorlaştırmaktan başka bir şeye yaramayacaktır.”
Daha sonra bir konuşma yapan AK Parti Grup Başkan Vekili ve Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal, Suriye ve Mısır’da yaşananlara değindi.
‘Suriye’de oynanan oyunları yakından takip ediyoruz’ diyen Ünal; “Suriye de yüz bin kişiyi katleden bir diktatöre, katliamına, diktatörlüğüne ses çıkaramayanlar, Mısır’da seçimle gelmiş, milletin iradesiyle gelmiş, bir cumhurbaşkanının askeri darbe ile indirilmesine sessiz kalıyorlarsa, burada bir mürailik vardır. Esed’in ayakta kalmak için kuzey Suriye de PYD üzerinden oynadığı, oyunlara da sessiz kalmayız. Biz Irak’ta Maliki’nin İran’la birlikte aldığı pozisyona da sessiz kalmayız. Biz Mısır halkının iradesinin çalınmasına da sessiz kalmayız. Biz evimizde oynanan oyunların da farkında olduğumuzu dünya aleme ifade ettik, ediyoruz” dedi.
Konuşmasında gezi Parkı eylemlerine de değinen Ünal şunları söyledi; “21,5 milyon insanın oyunu almış ve sandıkla gelmiş bir insana sokakla git demenin demokraside yeri olmadığını tarih yazacaktır. Sandıkta umudu kalmayanların, umudu sokakta aramalarını tarih yazacaktır. Tarih, Adnan Menderes’e diktatör diyenleri yazdı. Tarih, Turgut Özal’a diktatör diyenleri yazdı. Tarih Recep Tayyip Erdoğan’a diktatör diyenleri de yazacak. Recep Tayyip Erdoğan’a diktatör dediler. Allah aşkına bu nasıl bir diktatör ki annesine küfrediyorlar, kızına hakaret ediyorlar. Bu nasıl bir diktatör ki Taksim’de 14 gün boyunca bez afişlerle ülkenin başbakanına hakaret edildi. Bu nasıl bir diktatörlük ki, televizyonlardan halk isyana davet ediliyor ve klipler çekiliyor. Ülkenin başbakanına ‘rezil’ denen, ‘yalancı’ denen klipler çekiliyor. Böyle bir şey olamaz. Ülke hiçbir zaman bu kadar özgür olmamıştı. İşte bu durum artık özgürlüğün ve demokrasinin istismarıdır.”