Kanal 7 Televizyonunda Başkent Kulisi programına katılan ve Mehmet Acet’in sorularını cevaplandıran Türk Parlamenterler Birliği Genel Başkanı Nevzat Pakdil, Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde yapılan terör olayını kınadığını belirterek, ölenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diledi.
Türkiye’nin büyük devlet olmasını istemeyen iç ve dış güçlerin olduğunu sözlerine ekleyen Pakdil, “Hatay Reyhanlı’da yaşanan terör olayının ortaya çıkaracağı olumsuz süreçte kimin, ne menfaati vardır. Bu acı olayda, Türkiye işin mağdur tarafındadır. Burada Türkiye’nin huzuruna bir kasıt vardır. Bu olayı Türkiye’de huzur istemeyenlerin gerçekleştirmiştir. Türkiye ciddi anlamda, dünyada yükselen bir güçtür. Hem Ortadoğu’da, hem Avrupa’da her açıdan güçlenen ve itibari yükselen bir ülkedir. Türkiye’nin bu yükselme ivmesini istemeyenler ülkemizi karıştırmak istemektedir” şeklinde konuştu. Pakdil açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Türkiye, Afrika ile ilgileniyor, Latin Amerika’ya uzanıyor. Türkiye, dünyanın her tarafından söz sahibi olmaya başladı. Türkiye, aynı zamanda çözüm süreci ile kendi evinin içindeki pisliği temizliyor. Memlekette gözü yaşlı insanlar olmasın, diye kardeşlik hukukunu geliştiriyor. Çözüm sürecinde de önemli mesafeler kat edildi. Çok mağdur olmuş insanlar var. Bu insanlar bu işin biran önce bitmesini istiyorlar. İki gündür Kahramanmaraş’taydım. Kahramanmaraş’ın değişik bölgelerinde dayanışma programlar vardı. Mağdur olanlar terör bitsin diye beklerken, birileri bu sürecin tamamlanmaması istiyor. Türkiye karışırsa, çözüm sürecine sekte vurulmuş olur.
Soğukkanlılığımızı muhafaza etmemiz gerekiyor. Bazen erken yapılan açıklamalar, sonuçta sağlıksız kararlar almanıza yol açıyor. Diğer taraftan öldürülen, katledilen insanlarımızın hukukun korunması gerekiyor, ülkemizin hukukunun korunması gerekiyor. Olay netleşince devletimiz gerekeni yapacaktır. Türkiye’nin birliğine dirliğine, huzuru karşı yapılmış olan bu eylem karşılıksız kalmayacaktır. Nihayetinde bu terör olayı kardeşlik projesinin gerçekleştirilmemesini istemeyenlerin bir oyunudur. Hukuki zeminde ve diğer zeminlerde gereken cevap verilecektir. Türkiye’nin uluslar arası hukuka verilen hakları vardır ve bu hakları kullanacaktır. Bakanlarımız bölgede, gereken incelemeleri yapıyorlar. Yoğun bir istihbarat çalışmaları yapılıyor.”
Türkiye’nin her konuda akli selim bir şekilde hareket etmesi gerektiğini, paniğe yol açacak şekilde hareket tarzının yanlış olduğunu belirten Türk Parlamenterler Birliği Genel Başkanı Nevzat Pakdil, “Şimdi muhalefet diyor ki, Türkiye, dış politikasını yeniden gözden geçirmesi gerekiyor. Evet, Türkiye dış politikasını gözden geçiriyor. AB ile münasebetlerde, Rusya ile olan münasebetlerde ve diğer ülkelerle münasebetlerde dış politikasını gözden geçiriyor. Türkiye’nin dış politikasını yeniden gözden geçirdiği için bazıları rahatsız oluyorlar. Camileri bombalayan, türbeleri bombalayan, köyleri, kentleri bombalayan Suriye devletinin kendisidir. Mazlum ve mağdur insanlara kucak açıyoruz, sınırlarımızı açıyoruz. Suriye’de bir katliamlar var, buna sessiz kalmamız mümkün değildir. Kardeşliğe sıkılan kurşunlar, atılan bombalar var. İlişkilerimizi bozmayalım, gözümüzü kapayalım, bu katliama sessiz kalalım, böyle bir lüksümüz yok” diye konuştu.
Çözüm süreci ile ilgili soruları da cevaplandıran Pakdil, “Çözüm sürecinde sona doğru yaklaşıldığını önemli mesafeler kat edildiğini söyledi. Pakdil sözlerine şöyle devam etti:
“İnanç Değerlerimiz, Çözüm Sürecini Pekiştirmektedir”
“Türkiye demokratik bir ülkedir. Bir iktidar kanadı var, bir de muhalefet kanadı vardır. Bir de sivil toplum ayağı vardır. Herkes her konuda olduğu gibi çözüm sürecinde de fikirlerini beyan ediyor. Türkiye’nin bölünmesi diye bir şey söz konusu değildir. Türkiye’nin göç haritası var. İnsanlarımız hep Batı’ya göçüyor. Sadece ülkemiz içinde değil, diğer ülke insanları açısından da Türkiye adeta bir sığınma yeri olmuştur. Köyü yakılmış, kaldırılmış veya göç etmek zorunda kalmış ise insanlar nereye gidiyor? Ankara’ya, İstanbul’a, Antalya’ya, Adana’ya göçüyorlar. Irak’a, İran’a, Suriye’ye veya başka bir ülkeye gitmiyor. Anketlere bakıyorsunuz toplumun yüzde 95’i çözüm sürecinden memnun. Bu süreç birlik ve kardeşlik sürecini pekiştiriyor. Türkiye, büyük devlet olacaksa kendi sorunlarını çözmek zorundadır. Bu coğrafyada yaşayan insanlar iç içe girmiş vaziyettedir. Devlet bütün vatandaşlarına karşı eşit mesafede olmak zorundadır. Hükümet bu konuda kararlılığını açıkladığında bu yana terör örgütünün elinde argümanlar kalmadı. Kürtçe konuşulması, öğrenilmesi, Kürkçe müzik kasetlerinin hazırlanması, Kürtçe televizyon gibi argümanların serbest bırakılması kötü niyetlerin ortaya attığı sebepleri ortadan kaldırmıştır. Aynı zamanda inanç bağı bizim kardeşlik bağımızı pekiştiriyor. İnanç değerlerimizin öğrenilmesi de kardeşlik bağımızı güçlendirmektedir. Bataklığın kökünü kurutmadan bir yere gidemezsiniz. İnanç değerlerimiz barış sürecinin pekişmesinde en etkili gerçektir.”
Milletvekilleri Yasası
Milletvekilleri yasa teklifi üzerine soruları da cevaplandıran Pakdil, “Önce bilgi sahibi olmak, sonra konuşmak gerekiyor. Milletvekillerin hakları ve hukukları değişik kanunlara serpiştirilmesi durumdadır. Tüm partilerimiz burada uzlaşmışlar ve milletvekilleri kanunun çıkarılması istemiştir. Mecliste çalışanların kanunu var, milletvekillerimizin kanunu yok. Seçilmişlere karşı bir hukuk ihlali var. Haklı olmayan hususlar varsa bunlar tartışılsın. Mevcut olan bir şeyi yeni ihdas edilmiş gibi söylemenin bir anlamı yoktur” dedi.
--