Türk Parlamenterler Birliği Başkanı ve AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Nevzat Pakdil, hafta sonu Afşin, Ekinözü ve Elbistan’da bir dizi ziyaretlerde bulundu. Önce Afşin’de daha sonra Ekinözü’nde ziyaretlerde bulunarak partililer ve vatandaşlarla bir araya gelen Pakdil, Ekinözü’nden sonra Elbistan’a geçti. Pakdil, burada 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Proma Restoran’da düzenlenen yemeğe katıldı.
AK Parti Elbistan İlçe Başkanı Yunus Kaan Kısaca, Afşin Belediye Başkanı Fazlı Aydoğan, Göksun Belediye Başkanı Ramazan Hurç, Elbistan Belediye Başkan yardımcısı Ayhan Özcan, AK Parti Elbistan Kadın Kolları Başkanı Elife Aynur Soydan, partililer ve vatandaşların katıldığı yemekte kadınlara karanfil dağıtıldı.
Yemekte birer konuşma yapan Elbistan ilçe Başkanı Yunus Kaan Kısaca ile Kadın Kolları Başkanı Elife Aynur Soydan, davetlilerin 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’n kutlarken, Nevzat Pakdil’e yemeğe katılmasından dolayı teşekkür etti.
“11 Yıldır Yasaklarla Mücadele Ediyoruz”
Daha sonra bir konuşma yapan Türk Parlamenterler Birliği Başkanı ve AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Nevzat Pakdil, kadınları 8 mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutladı. Toplumumuzda yapılan bazı yanlışlıklar ve kusurların inanç değerlerime mal edildiğini ya da töre ve gelenek adı altında normalleştirilmeye çalışıldığını söyleyen Pakdil; “Annelerimize, eşlerimize, kız çocuklarımıza yapılan her türlü haksızlığın, tacizin, şiddetin kabul edilebilir hiçbir yanı yoktur. Dolayısıyla bunu şu veya bu kılıf adı altında normalleştirmeye, basitleştirmeye çalışmak doğrusu birer Müslüman olarak da, inanç sahibi insanlar olarak da bizlere hiç yakışmaz. O bakımdan eğrisine eğri, doğrusuna doğru demek zorundayız. Toplumda zaman zaman ortaya çıkan bir kısım olaylar ve bunları yorumlayan bir kısım insanlar var. Benim en garibime giden şey, zaman zaman toplumda gündeme gelen töre cinayetleri. Öncelikle şunun altınız çizmek gerekir adı ister töre cinayeti, ister kıskançlık cinayeti, ister aşk cinayeti olsun, cinayet cinayettir. Bir insanı öldürmenin ne demek olduğu inancımız da belirtilmiştir, bir insanı öldürmek, bütün insanlığı öldürmek gibidir. O anlamda kadınlarımıza yapılan her türlü haksızlığı, aynen erkeklerimize yapılan haksızlıklar gibi ortadan kaldırmak mecburiyetindeyiz. Bizim 11 yıllık iktidarımıza süresi içerisinde bütün mücadelemiz de hep yasaklarla mücadele içerisinde geçmiştir ve bu haksızlıkları gidermek için çalışmışızdır” dedi.
“Birleşmiş Milletler’in Yaptığı Uygulamalar Yanlıştır”
Konuşmasının devamında ülkemizde kadınlara uygulanan ayrımcılığa, bu ayrımcılıkları ortadan kaldırmak için AK Parti olarak yaptıkları çalışmalara değinen Pakdil, kadın-erkek her türlü ayrımcılığa karşı olduklarını söyledi.
‘Kadınlarla ve erkeklerle ilgili ayrımcılığa karşı çıkarken dünyadaki her türlü ayrımcılığa da karşı çıkıyoruz’ diyen Pakdil; “Bugün Birleşmiş Milletler’de yüzlerce ülke var. Bunların hepsi toplanıp karar alsa, 5 tane ülke bu kararı veto etse diğer ülkelerin aldığı kararın hiçbir önemi kalmıyor. İkinci dünya harbi sonrasında kurulan bir düzen var, bu düzen içerisinde Fransa, İngiltere, Amerika, Çin, Rusya veto hakkı elde etmişler, siz bir takım kararlar alıyorsunuz ve bunlardan herhangi biri veto ettiği zaman bütün emekleriniz boşa gidiyor. Başbakanımızın Birleşmiş Milletler’in bugün yapısının değişmesi, coğrafi bölgelere göre, nüfus durumuna göre, inanç coğrafyasına göre bu yapının yeniden değerlendirilmesini öne sürmesi çok doğal bir hakkıdır. Ayrımcılığa karşı çıkarken sadece kadın ayrımcılığı deyip meseleyi kapatmamak lazım. Birleşmiş Milletler’deki yapılanmadan tutunuz, kadın ayrımcılığına kadar, bölge ayrımcılığına kadar her türlü ayrımcılığı herkes kendi hesabına geldiği zaman uyguluyor ama başkalarına geldiği zaman gözünü kapatıp uykuya dalıyor. Bugün vize konusunda Avrupalıların bize yaptığı bir haksızlıktır, bir ayrımcılıktır ve haklarımızın çiğnenmesidir. Buna toplum olarak da karşı çıkıyoruz. Birleşmiş Milletler’in yaptığı uygulamalar yanlıştır diyor karşı çıkıyoruz” dedi.
“Güvenlik Güçlerimizin Operasyonlara Ara Vermesi Söz Konusu Değildir”
Konuşmasında İmralı sürecine de değinen Türk Parlamenterler Birliği Başkanı ve AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Nevzat Pakdil; “Doğu da batıda bir kısım annelerin bizden talebi şudur; ‘Bizim yavrularımız, çocuklarımız zorla bizim ellerimizden alınıyor, kaçırılıyor, tehdit ediliyoruz, şantaja tabi tutuluyoruz, çocuklarımız uyuşturucu ticaretine bulaştırılıyor ve uyuşturucu tacirleri haline getiriliyor veya uyuşturucu kullanmaya mahkum ediliyor. Bu çocuklarımıza sahip çıkmanız gerekiyor’ diyorlar. Bunu kime diyorlar bunu, devlet yetkililerine diyorlar. Şimdi siz devleti yöneten insanlar olarak, hükümet yetkilileri olarak annelerin, kardeşlerin, babaların bu feryadına kulak tıkarsanız olmaz, o insanların hakkı var. O zaman Türkiye’de bu kanın, bu gözyaşının, bu ızdırabın bitmesi lazım. Yapılan iş; Türkiye’deki kanın durmasıdır, Türkiye’deki terör örgütünün, silahlı örgüt mensuplarının bu ülkenin dışına çıkmasıdır. Eğer bir suça iştirak etmeyenler varsa, onların gelip adalete teslim olmasıdır, dağdan inmesidir. Mesele, PKK terör örgütüne silahın bıraktırılmasıdır, işin özü budur. Ve Türkiye madden, manen büyük bedeller ödüyor. Eğer Türkiye önündeki bu terör engelini, bu terör belasını kaldırmış olursa Türkiye’nin kalkınması daha hızlanacak, bu ülkenin kendi fertleri, bireyleri arasındaki dayanışma daha hızlanacak ve kardeşlik hukuku önündeki engeller kaldırılacaktır. Kimse, bu milletin fertlerini, bu coğrafya da yaşayan insanları birbirine düşürmeye kalkmasın. Bu memleketin, hangi yapıya sahip olursa olsun kendisini nasıl isimlendirirse isimlendirsin ama bu coğrafyada yaşayan bütün insanlar bu milletin bir bireydir, ferdidir. Burada ayrışmaya kalkanlar, milletin arasına ayrıcalık sokmaya kalkan insanlar her zaman olduğu gibi devleti ve güvenlik güçlerini karşısında bulacaktır. Güvenlik güçlerimizin bu süre içerisinde dahil operasyonlara ara vermesi söz konusu değildir. Şunu söylüyorum; birileri ‘güvenlik güçleri de bıraksın silahları, silahsızlanma olsun’ diyor. Dünyanın hiçbir yerinde devletin güvenlik güçleri silahı bırakmaz, böyle bir olay yoktur. Devletin güvenlik güçlerinin gayesi ve amacı ülkede sulh ve sukunu sağlamaktır. Bu, devletin bir görevdir. Silahı bırakacak olanlar; yanlış yapanlar ve terör örgütü mensuplarıdır. Kendileri kendi rızaları içerisinde bunu bırakır giderler ayrı bir şey ama başka bir şekilde bu ülkeye bir darbeye kalkışırlarsa bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da silahlı güvenlik güçlerimizi karşılarında bulacaklardır ve bu konuda kendilerine gereken adil olan muamele aynen yapılacaktır ama silahı doğrultmuş olan, silah kullanmak isteyen insanlar da karşısında silahlı güçlerimizi bulacaklardır. İnanıyorum ki Türkiye bu dönem içerisinde, en kısa zamanda bu beladan kurtulacaktır. Burada harcanmış olan maddi imkanlar bir yatırıma, fırsata dönüşecektir. Ve Türkiye’nin beklentisi budur. Biz inanıyoruz ki üstünlük ancak takva iledir. Böyle ırk temelinde bir siyaset yapmak, ırkçılık yapmak bizim kadim kültürümüze de yakışmaz, bizlere de yakışmaz. Böyle bütün bir toplumun, bütün bir Kürtlerin kendisini hamisi gibi gösteren bir kısım inanlar da yanlış yapıyorlar, doğru yapmıyorlar. Eğer bu silahlı güçler ellerinden alındığı takdirde toplumun bu çözüm sürecine nasıl sıcak bir şekilde çoğunlukla katkı vereceğini herkesin bilmesi gerekir” dedi.
Pakdil, konuşmasının ardından yemeğe katılanlarla sohbet etti, onların sorunlarını ve isteklerini dinledi.