8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle yazılı bir açıklama yapan Eğitim-İş Elbistan Temsilcisi hasan hamamcı, kadınların yaşadıkları sorunlara dikkat çekti. Kadınların fabrikalarda, atölyelerde, dersliklerde, tarlalarda eşitsizliğe, sömürüye, şiddete maruz kaldığını belirten Hamamcı; Türkiye’de kadına yönelik şiddet, kadın bedeni sömürüsü, kadın yoksulluğunun kadının özgürleşmesi önünde en büyük engeller olduğunu belirtti.
Hasan Hamamcı, açıklamalarında şu ifadelere yer verdi; “Kadınlarımız çalışma hayatında en dezavantajlı kesimlerden birini oluşturuyor. Sayısal verilere baktığımızda, 2012 yılında, kayıtdışı çalışan kadınların sayısı önceki yıla göre 132 bin kişi, işsiz kadın sayısı ise 110 bin kişi artış göstermiştir.
AKP Hükümeti ise kadınların çalışmalarını teşvik etmek yerine engellemeye çalışmaktadır. Bu niyetleri resmi rakamlarla da ortaya çıkmaktadır. Yeni işsizlerin çoğunluğunu yüksekokul mezunu kadınlar oluşturmaktadır. En az 3 çocuk diyen Başbakan kadınları eve hapsetmek istemekte, artan işsizlik içinse hiçbir şey yapmamaktadır.
Kadınların siyasetteki yeri de istenilen düzeyde değildir. Evin mutfağı gibi siyasi partilerin mutfakları da kadın için sonuna kadar açıktır. Ancak, karar alma mekanizmalarında kadınlara hala yer yok. Atatürk’ün 79 yıl önce seçme ve seçilme hakkına kavuşturduğu kadınlarımız, TBMM’de yüzde 14.26, yerelde ise ancak yüzde 1.1 oranında temsil edilebiliyor. Sistem, onlara bir vitrin malzemesi gibi davranmaya devam ediyor.
Erkek egemen toplumun fiziki ve psikolojik şiddeti ile de karşı karşıya olan kadınlarımız, dayaktan, aşağılanmaya, istismardan tecavüze, ensestten tacize her türlü ağır saldırının hedefindedir. Son yıllarda kadın cinayetleri yüzde 1400, cinsel taciz ve tecavüz yüzde 38, cinsel istismar yüzde 53 oranında artmıştır.
Kadın cinayetleri katliam boyutuna ulaşmışken, devlet çıkardığı onca yasaya rağmen kadınların can güvenliğini sağlamada yetersiz kalıyor. Kadınların da erkekler gibi güven içinde, korkmadan, ürkmeden, acı çekmeden, insanca yaşamaya hakkı vardır. Acı çekmek, tacize uğramak, öldürülmek kadınların kaderi olmamalıdır.
Gerici anlayışlar kız çocuklarının okula gitmesini ziyan sayıyor. Onlar, çocuk yaşında evliliğe ya da çocuk işçiliğine zorlanıyor. Böylece, aydınlanmanın olanakları yerine bu çocuklar gericiliğin karanlık mahzenlerine itilmiş oluyorlar.
Siyasi iktidar, kız çocukların eğitimi konusunda yeterli çabayı göstermediği gibi kız çocuklarının okuldan uzaklaşmasına neden olacak 12 yıllık kesintili zorunlu eğitimi hayata geçirmiştir. Kız çocuklarının özgürleşmesi önüne artık unuttuğumuz yeni engeller çıkarılmıştır.
Üyelerinin çoğunluğunu kadınların oluşturduğu Eğitim-İş, kadınların karşılaştıkları zorlukları dile getirmeye, onların sözcülüğünü yapmaya; birlikte yaşanılır ve daha eşit bir dünya kuruluncaya dek devam edecektir. Yeryüzüne barışı, çağdaşlığı, inceliği ve sayısız güzelliği kadınların getireceğine inanarak 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutluyoruz.”