Bizim Elbistan Gazetesi’ni ziyaret eden Afşin Belediye Başkanı Fazlı Aydoğan, belediye olarak yapmış olduğu çalışmalar hakkında açıklamalarda bulunurken, Gazetemiz Yazı İşleri Müdürü Ömer Koç ile Editörü Meltem Göçer’in sorularını cevaplandırdı.
“Siyasetçi ve Yönetici Eleştiriye Kızmak Bir Yana Dursun, Eleştiriyi Talep Etmelidir”
Toplumun hakaret ve küfürden uzak bir şekilde birilerini eleştirmesi gerektiğini belirten Aydoğan, ister olumlu ister olumsuz olsun gerek siyasetçilerin gerekse de yöneticilerin tüm eleştirileri hoşgörüyle karşılaması gerektiğini vurgulayarak; “Siyasetçiler ve yöneticiler bu olgunluğa gelmeden biz ne şehirleşebiliriz ne de bölgemizi geliştirebiliriz. Eleştiriye değil kızma, eleştiriyi talep edeceğiz. Herkes her yaptığını beğenecek diye bir kural yoktur. Kimisi beğenir kimisi de yapmış olduğun şeyin eksiğini görür. Bütün bunlara ihtiyacımız var ve özellikle yöneticiler bunlara açık olmazsa kendilerine bir düzen kuramazlar, ne yapacaklarını doğru düzgün tespit edemezler. Beğenilen ve beğenilmeyen arasındaki toplumun hakkı olan şeyi de ıskalamış olurlar. Burada beğenip beğenmeme duygusu topluma aittir, bize ait değildir” dedi.
“Önce Belediyeyi İşler Hale Getirdim, Sonra Toplumla Buluştum”
Başkan Aydoğan daha sonra kendisine yöneltilen sorulara içtenlikle cevap verdi. İşte Afşin Belediye Başkanı Fazlı Aydoğan’a sorularımız ve Aydoğan’ın cevabı.
Halk ile diyalogunuz nasıl, istedikleri an size ulaşabilirler mi?
Yüzde 90 ulaşırlar. Ama başlangıçta benim şöyle bir zorluğum oldu. Belediyemizin kurumsal yapısındaki sancılardan yönetilemez hale gelmesi, ekonomik problemlerden dolayı manuel bir belediyenin başından ustası kalkarsa yürümez, eğer orada kalırsan toplumla buluşamazsın. Birinden birini tercih edersin toplumla buluşup işlemeyen bir belediye mi, yoksa belediyeyi işler hale getirip toplumun bu kahırlanmasını kabullenmek mi? Ben bu konuda başlangıçta birincisini tercih ettim. Afşin’in kronik problemleriyle ilgili çözüm önerilerini benden önceki arkadaşlar defalarca dillendirmişler ve toplumun artık inancı kalmamış o problemlerin giderileceğine. İlk etapta toplumun içine pek fazla çıkamadım. Çünkü gittiğim yerler de ‘bunları yapacağız’ diyecektim, benim arkamdan ‘her gelen başkan söylüyor bu da söyledi yine olmadı’ diyeceklerdi. Ben de biraz sabredeyim, eleştirilere dayanayım sonra da ‘şu süreçte şunları yaptım, dediklerimi de sırası geldiğinde mutlaka yapacağım’ dedim. Zaten bunu da hesap ederek ben kendi becerim ve belediye imkanlarımla neleri yapabilirim, gerçekleştirebilirim, neleri gerçekleştiremem şeklinde bir sıralamanın duyurusunu yaptığım için ıskaladığım bir şey de yok. Bir artısı var sadece, sıcak su konusu. Bu bizim önerdiğimiz, topluma ‘bunu yaparız’ dediğimiz bir şey değildi ama devlet bir politika gerçekleştirdi. Termik santrallerin Türkiye’de olduğu her yerde santrallerin o yerlerdeki yerleşim yerlerini ısıtması kararı alındı. TÜBİTAK’tan bir rapor aldık. Bizim şehirlerimiz Afşin ve Elbistan da bir tarafından külfet bir tarafından nimet olan santrallerin yanında. O nimetlerden bir tanesi şehrin ısıtılması, devlet önerdi biz de ‘yaparız’ dedik. Bu konuda da süreç halen devam ediyor. Bir kurumla kendi aramızdaki sıcak su fiyatında henüz mutabakata varamadık. Onların talep ettikleri fiyatla benim önerdiğim fiyat arasında yüzde 60 fark var. EÜAŞ yetkilileri ‘senin dediğin doğru biz o fiyatları indireceğiz’ dediler fakat prosedürleri ayarlamanız lazım.
“Sıcak Su, Doğalgazdan Yüzde 30 Daha Ucuz”
Sıcak su doğalgaz sürecini etkiler mi?
Doğalgaz sürecini dolaylı etkiler. Çünkü iki tane ilçeye hitap edecek ve ana ağırlıklı olarak da Elbistan’ımızda da, Afşin’imizde de ısınma için kullanılacak. Isınma için birinden biri gelirse diğeri atıl kalır. Biz, burada önceliği doğalgaza değil, sıcak suya veriyoruz. Uzun yıllar bu bölgede kömür kullanılarak enerji elde edilecek, atık ısılar çıkacak. Yerli bir kaynak, doğalgazdan yüzde 30 daha ucuz olan bir kaynak dururken dışa bağımlı olan doğalgaza bu bölgede yaşadığım için para vermeyi çok kabullenemiyorum.
Doğalgazın başlayıp bitme süreci ile sıcak suyun başlayıp bitme süreci aynı mı?
Sıcak su süreci daha erken olabilir. Eğer bu fiyat konusunda anlaşmış olsaydık 2014’ün kışında sıcak sudan faydalanabilirdik. 2014 yılında da doğalgaz daha bölgeye gelir mi gelmez mi orası belirsiz.
“Biz, Soma’nın Altında Bir Fiyat Olmasını İstiyoruz”
Sizin önerdiğiniz fiyat nedir?
Isı bedelinin bölgeye pompalanması ve oradaki çalışmaların bir bedeli var. Kilo kalori diye bir bedel. Bugün Soma 22 kuruştan alıyor ve biz onun altında bir rakamda ısrar ediyoruz ve izah ediyoruz. Onlar da ‘siz haklısınız, fiyatımızı buna ayarlamamız lazım’ diyorlar. Şifaen söylediklerini pratike yansıtamadıklarından prosedürü tamamlayamadılar. Hatta bugüne kadar geri kalmasının nedenlerinden biri de ilk defa kurum bu işi gördüğü için doğru düzgün şartnameleri yoktu. 4-5 ay buna uğraştılar. Bu iş için Ankara prototip bir şartname üretti, bütün kurumlarına yani EÜAŞ’a bağlı tüm santrallere gönderdi ve onlar da aynı prototip şartnameyi kullanıyorlar ama her yerin fiyatı farklı, onu da belirlemişler. Bunu belirlerken de Ankara’daki bürokrat maalesef taşranın acısını, sancısını anlayamadan, oranın gerçekliğinden uzak kalıyorlar. O yüzden yeri gelmişken de söyleyeyim yerinden yönetim noktasında büyükşehir çok önemli fırsat sunuyor. Eğer önümüzdeki yıllarda bölgesel yatırımlarını, dinamiklerini, denetimlerini, buradan, en yakın yerden siyasi kimliği denetlenebilir, oyla seçimle denetlenebilir insanlar üzerinden yapılırsa bu işler çok pratik ve kolay olur. Bürokratın elinde sadece bir evrak olan konu burada hayati bir şeydir. O bürokrat denetlenebilir ve hesap verecek konumda olmadığı için onun için hiç önemli değildir ve dosyayı yerine kor o iş biter. Ama yerinden yönetimindeki vatandaş bir gün o toplumun karşısına geleceği için ona hesabı sorulur. Eğer yerinden yönetimle problem çözülmüş olsa tartıştığımız konu çabuk biter, hatta ve hatta EÜAŞ bu sıcak suyu hem Afşin’e hem de Elbistan’a getirir ve dağıtır.
“Sıcak Suyun Ucuz Olduğu Raporlarda Açıkça Yazıyor”
TÜBİTAK’ın bir raporu var. Ben bunları o rapora göre söylüyorum yoksa ben ne sıcak suyun fiyatından anlarım ne de doğalgazın fiyatından TÜBİTAK’a dönemin Kahramanmaraş Valisi Mehmet Niyazi Tanılır bir rapor hazırlattı, aynı raporu EÜAŞ Genel Müdürlüğü de kendi adına hazırlattı. O raporda kömürden ve doğalgazdan yüzde 30’dan daha ucuza mal olacak bir ısınma sistemi olduğu, seracılıkta da kullanabilir olduğu belirtiliyor. İnşallah bu gerçekleşir, belki de bölge seracılık yönünden Türkiye’nin merkezlerinden birisi olur. Neredeyse bedava seracılık yapacaklar, bedavaya serayı ısıtacaklar.”