1 Aralık 2012 Cumartesi günü partisinin düzenlediği konferansa katılmak üzere Elbistan’a gelen Saadet Partisi Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı İlyas Tongüç, konferanstan önce beraberinde Elbistan İlçe Başkanı Ali Eminoğlu, Yönetim Kurulu Üyeleri Mustafa Kar, Sami Polat, Harun Yüksel ve Talip Gülbay ile birlikte Bizim Elbistan Gazetesi’ni ziyaret etti.
“ ‘Sizi Büyükşehir Yaptık, Bize Oy Verin’ Üzerinden Meseleye Yaklaşıyorlar”
Ziyarette gazetemizin Kurucusu ve Sahibi Hasan Göçer ile sohbet eden Tongüç, mecliste kabul edilen ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’de bekleyen büyükşehir yasasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Bugüne kadar milli görüş partileri olarak yerel yönetimlerin yerinden yönetimi konusunu savunduklarını belirten Tongüç; “Mesela Refah Partisi’nin seçim beyannamesinde şu ifadeleri görmeniz mümkündür. ‘Biz büyükşehirler ve iller il mülkü sınırları dahil olmak üzere köyleri de içine alan bir çalışmayı merkezi güçlendirerek yapmayı planlıyoruz’ diye vaatlerimizde vardır. Bugün mevcut geldiğimiz noktada büyükşehir yapılması hususunda bazı yetkilerin merkezden yerel devri konusunda bir sıkıntı olmamakla birlikte bu arada yasayla birlikte gelen köy tüzel kişiliklerinin ortadan kaldırılması, il özel idarelerinin ortadan kaldırılarak il genel meclisi üyelerinin lağvedilip, yani seçilmişlerden atanmışlara izleme koordinasyonu birimi adı altında yatırım izni ve koordinasyon birimi adı altında yetkilerin devredilmiş olmasının ve özellikle bu yapılacak hizmetlerin bütçe ayağının iyi planlanmamış olmasından dolayı sakat bir gelişme olduğunu düşünüyoruz. 2014 Mart seçimlerinden sonra yürürlüğe girecek olan yasanın tamamen seçimlerde dikensiz bir gül bahçesi olarak ‘biz size bu kadar imkan sağladık, sizi büyükşehir yaptık, bize oy verin’ temeli üzerinden meseleye yaklaşıldığını görüyoruz” dedi.
“Mabet Kelimesi Neden Kullanılıyor?”
Büyükşehir yasasında ‘mabet’ kelimesi geçtiğini söyleyen Tongüç; “Mesela bir mabet kelimesi geçiyor. Eğer meclis üyeleri karar verir de topluca bir karar alınırsa bunların tamiratı, onarımı, yapım ve bakım giderleri dahil rahatlıkla bedava yapılabileceği söyleniyor. Burada mabet kelimesi neden kullanılıyor. Acaba caminin yanında kilise ve havralara yönelik bir adım mı var? Hıristiyanlar kiliseye gidiyorsa burada bir takım imkanlar sağlanması düşünülebilir ancak birçok yerde kiliseleri onarım yapılan yerlerde Hıristiyan vatandaş bulmak mümkün değil, yok. Ama kilise hayata geçiriliyor. Böylece nüfus itibariyle cemaat sanki sonradan gelecek gibi bir görüntü söz konusu” dedi.
“Millet Ürkmesin Diye 5 Yıl Vergi Alınmayacak”
Tongüç, değerlendirmelerinin devamında; “Ne olursa olsun eğer bir yerde bütçeniz yeterli değil ise yapacağınız hizmet her zaman yetersiz kalacaktır. Hükümetin bugün İstanbul ve Kocaeli’yi örnek göstererek, ‘işte buralarda hizmeti yapıyoruz’ diyerek Türkiye’nin en ciddi finans kuruluşlarının, fabrikalarının yani ekonominin lokomotifi olan bölgelerde belediyenin gelirlerinin ciddi arttığı ve hizmetlerinin hissedildiği bir yeri alıp da siz Kahramanmaraş’a, Malatya’ya, Van’a, Trabzon’a uygulamaya kalkarsanız bu mümkün olmaz. Şu anda Ankara bir başkent olmasına rağmen 2004’teki yasada 4 milyon üzeri nüfus ve 50 kilometre yarıçapta hizmet edecek bir şart getirmesine rağmen bugün Ankara Büyükşehir Belediyesi bu yükün altından kalkamamaktadır. Ve bu yarıçap şu anda 150-200 kilometreye kadar genişlemiş durumda. Balıkesir’i düşünün. Merkez nüfusu 241 bin, bağlı illerle ilçelerle birlikte 1 milyonu aşmış ve bir yerden bir yere 240-250 kilometre hizmet götürmek durumundasınız. Hangi bütçeyle ve neyle yapacaksınız? Bunun adını koymadan, bunun gerekli altyapısını oluşturmadan sadece ‘ey Maraşlı ben sizi büyükşehir yaptım, öyleyse siz bana oy verin.’ Peki köy tüzel kişilikleri kalktığı zaman şöyle bir ibare koymuşlar. 5 yıl herhangi bir harç alınmayacak ama 5 yıldan sonra büyükşehrin gerektirdiği ne varsa yani imar harçları, vergi harçları, atık su bedelleri dahil olarak birçok harcı ödemek zorunda kalacaktır. Yani köylü gelirleri sabit olduğu bir noktada giderlere ciddi manada katkı da bulunmak mecburiyetinde kalacaktır. Zannediyorum millet ürkmesin diye bunu 5 yıllık bir ötelemeyle başlatacaklar ve bu sonuçta devreye girecektir” şeklinde konuştu.
“İller Büyükşehir Kavgasına Girecek”
Saadet Partisi olarak her zaman hizmetten yana ve yerinden yönetimden yana olduklarını vurgulayan Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Tongüç; “Ama bunun şartlarını oluşturmak kaydıyla yapabilirsiniz. Onun için bugünkü büyükşehir yasası tamamen şekil yasasıdır, nasıl uygulanacağı belli değildir, tamamen 2014 sonrasındaki cumhurbaşkanlığı seçiminde herhangi bir sıkıntı çıkmaması üzerine temellendirilmiş bir siyasi adımdır. Bir şeyi ‘yaptım’ demek olmaz onun dört başı mağmur tedbirlerini alarak yapmak durumundasınız. Şimdi ilçeler nasıl il kavgasına girdiyse bundan sonra iller büyükşehir kavgasına girecektir. Mesela yakın planda Ordu ile Giresun, Burdur ile Isparta gibi yakın illerin birleştirilmesi. Ve asıl dikkatimizi çeken, başbakan bizdeyken İstanbul’a vize uygulanması taraftarıydı. Ama şimdi ‘50 milyona hazırlıyoruz’ diyorlar kanal projesi vasıtasıyla. Bu nüfus Anadolu’dan gelecek. Anadolu’nun boş olan toprakları, işlenmeyen toprakları maalesef tarlaya para verilerek üretimin desteklenmesi yerine tarlanın desteklenmesi yoluna gidilerek zaten belli bir göç ortamı oluşturulmuş ve Türkiye 2009-2011 döneminde 3 milyona yakın karşılıklı göç vermiştir. Bu göçlerin büyük bir bölümü de Orta Anadolu, Karadeniz ve Güneydoğu Anadolu’dandır. Ve büyükşehirlere doğru akın başlamıştır. Burada biz yerinde, yaygın bir üretimin desteklendiği bir ekonominin canlı hale gelmesini her zaman arzu ediyoruz. Bu çerçevede yaşanacak kaosu da şimdiden testi kırılmadan haber veriyoruz. Milletimiz meselenin detayları hakkında fazla bilgi sahibi değiller çünkü kanun daha çok yeni, belki cumhurbaşkanı geri gönderir tam bilemiyoruz. Ama eğer cumhurbaşkanı onaylarsa 2014 Mart’tan itibaren bu problemlerle milletin karşılaşacağını bilerek hareket edilmesinde fayda vardır. Yoksa bir yere ‘sen busun’ demekle o olmuyor. Onun gerekli altyapısının da hazırlanması gerekmektedir” şeklinde konuştu.
“Uygulamayı Görmek Lazım”
Saadet Partisi Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı İlyas Tongüç son olarak ülkemizde yeni uygulamaya konulan kamu hastaneleri birliği hakkında değerlendirmelerde bulunarak şunları söyledi; “Kamu Hastaneleri Birliği anlaşıldığı kadarıyla profesyonel yönetim, şirketlerdeki ceolar temel alınarak, kâr-zarar hesabı üzerinden doktorun tamamen hastayla ilgileneceği, yönetimin ise alım-satım dahil tamamen profesyonel ekipler tarafından yapılacağı, ekiple gelip-gitmeyi temel alan bir anlayış var. Uygulamayı görmek lazım. Buna benzer birçok proje uygulandı. Bunun tabi tıp camiasında meydana getireceği durumu bir değerlendirmek lazım. Uygulamayı bir görmek de yarar var diye düşünüyorum.”
Bizim Elbistan Gazetesi Kurucusu ve Sahibi hasan Göçer ise Saadet Partisi Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı İlyas Tongüç ile beraberindekilere nazik ziyaretlerinden dolayı teşekkür etti.