Nurundan yarattı Mevla ‘m ceddimi

Fahri alem Kibriyayım hey Yezit

Elçek al kanımdan tanı haddini

Ben evladı fatımayım hey Yezit

Ta arşa yetişti o günkü ahım

Sen zulmette kaldın ben yine şahım

Firdevsi alada mürşidi mahim

Mahşer günü güneş ayım hey Yezit

Halimi görenler kaldılar dona

Ziyneti dünyayı bıraktım sana

Düşünmen ceddimi hışmettin bana

Gözü nuru Mustafa’yım hey Yezit;

Altı kardeşimi burada yuttunuz
Nice evladımı şehit ettiniz
Gözlerim yaşını kana kattınız
Ehli beyt i dil revayım hey yezit

Nuru Huda karışıktır kanıma
Sabi iken Cibril geldi yanıma
Ayeti Kerime indi şanıma
Ben evladı Hel ata’yım hey Yezit

Aslan etti Allah babam haydarı
Ele aldı Zülfikarı ejderi
Nice pehlivanı kapı hayberi
Parçalayan mürtezayım hey Yezit

İslam olan şeriattan çıkarmı
Şehit oğlu şehitlikten korkar mı?
Ehli beytin binasını yıkar mı?
Emri hakka ben rızayım hey Yezit

Tesbih oldum meleklerin dilinde
Gök ehli ruhum okşar elinde
Şefaat fermanı ceddim kolunda
Derde derman hem şifayım hey Yezit

Melun şimir yanağımı çiğneme
Ehli fesatların sözün dinleme
Değmedik hançer mi kaldı sineme
Hangi birisini sayayım hey Yezit

Sensin koyan beni bela çölünde
Alkan dolu yanağımın gülünde
Aman bilmez on bin Yezit elinde
Kerbela da hep cefayım hey Yezit

Vuramadım zül cenahin gemini
Yaram çoktur süremedim demini
Gam ile doldurdum bütün zemini
Ben Resulü Mustafa yım hey Yezit

Ömer Çavuş göz yaşlarım kan oldu
Ağlayı ağlayı bağrını deldi
Davamız mahşeri Kübra ya kaldı
Daha sana neler derim hey Yezit